10 Ekim Pazar günü bütün dünyada 350 eylemi yapılırken, Bergama Allianoi’de başka bir eylem vardı.
Bu eylem bir çeşit cenaze merasimiydi, Allianoi’yle vedalaşma eylemiydi.
Allianoi Girişimi’nin çağrısıyla, TMMOB, Çiftçi-Sen, Tabipler Odası, Halkevleri, GÜMÇED gibi örgütler; Altınoluk’tan, Aydın’a kadar bütün bölgeden gelen duyarlı insanlar buluştular Allianoi’nin “defin” merasiminde.
Hani Temel’i asacaklarmış da “pu pana pi ders olsun” demiş ya o hesap.
Şimdiye kadar duyarsız kalmamızın bedelini işte böyle ödüyoruz.
Kazanan bu defa da su şirketleri, müteahhitler ve onların arkasındaki uluslararası şirketler oluyor.
500 kişiyiz. Her kafadan bir ses çıkıyor. İtiş kakış bir insan zinciri oluşturuyoruz, çevresinde üzeri kumla örtülmekte olan Allianoi’nin.
Basın açıklamaları okunuyor. Yere gövdelerle “kurtar” yazılıyor. Oradaki eylem o kadar.
Otobüslere binilip Bergama’ya gidiliyor.
Kızıl Kilise’nin önünde bir yürüyüş korteji oluşturuyoruz. Müzeye kadar yürünüyor. Bergama halkı kimi yerlerde alkışlıyor kimi yerlerde umursamadan yürüyüp geçiyor yanımızdan. Her önüne gelenin trafiği engellediği Bergama’da polis sık sık “trafiği engellediğimiz” için bize tacizde bulunuyor.
Müzeye varılıyor. İçi geziliyor. Basın açıklaması tekrar ediliyor.
Eylem kimseyi tatmin etmiyor. Eylem komitesi pasifistlikle suçlanıyor her zamanki gibi, ve her zamanki gibi eylem komitesi de “eylemci ortalamasına göre eylem biçimi kararı verildiği” savunmasını yapıyor.
Ne yazık ki “olaysız” dağılıyoruz.