Ulusal içkimiz rakı İngilizler’in eline geçti. Diageo, Türkiye’de toplam rakı satışının yüzde 80’ine sahip Mey İçki’yi satın aldı.
Diageo’nun Avrupa Başkanı Morgan, torba yasa ile çıkan vergi affını kastederek “geçmiş ithalat vergileriyle ilgili sorunun lehte çözümü için iyimserim” dedi.
Dünyanın en büyük içki üreticisi İngiliz Diageo, Türkiye’nin en büyük içki üreticisi Mey İçki’yi 2010 FAVÖK’ünün (faiz, amortisman ve vergi öncesi kâr) yaklaşık 9.9 katı olan 3.3 milyar liraya (2.1 milyar dolar) ABD’li girişim sermayesi şirketi TPG Capital ve Actera fonundan satın alma konusunda anlaşmaya vardı.
Mey İçki’de TPG’nin yüzde 90, Actera’nın da yüzde 10 payı bulunuyordu. TPG, Mey İçki’nin çoğunluk hisselerini 2006 yılında 800 milyon dolar karşılığında Limak, Nurol, Özaltın ve TÜTSAB firmaları tarafından oluşturulan ortak girişim grubundan satın almıştı. Diageo’dan yapılan açıklamada, Türkiye’nin en büyük alkollü içki üreticisi ve dağıtıcısı Mey İçki’nin, 31 Aralık 2010 itibarıyla son bulan mali yılda 766 milyon TL (300 milyon sterlin) net satış ve 305 milyon TL FAVÖK açıkladığı belirtildi. Diageo’nun Avrupa Başkanı Andrew Morgan, Mey İçki anlaşmasının 2010 FAVÖK’ünün 9.9 katı üzerinden fiyatlandığını açıkladı. Morgan ayrıca, TBMM’de son dönemde içki üreticilerinin 2001 ile 2009 yılları arasında geçmişe dönük ithalat vergilerine ilişkin bir düzenlemenin kabul edildiğini ve gelecek birkaç hafta içinde sorunun lehte çözümü konusunda iyimser olduğunu söyledi.
Londra merkezli Diageo’nun yaptığı açıklamaya göre, anlaşmanın, rekabet onaylarının dahil olduğu mutat kapanış koşullarına tabi olması ve satın alma işleminin 2011 yılının ikinci yarısında tamamlanması bekleniyor.
Türkiye’de en önemli pazar payına sahip rakı ile votkada lider olan Mey İçki’nin, bunun yanı sıra ülke çapında geniş bir satış ve dağıtım ağı bulunuyor. Diageo, satın alma işleminin, nakit kaynaklar ve borçlanma ile karşılayacağını belirtti.
Çiftçi Örgütleri ne diyor*
TEKEL’in 2003’te tütün ve alkol olarak iki ayrı şekilde özelleştirilme kararı verildiğini hatırlatan Çiftçi-Sen, konuyla ilgili bir açıklama yaparak verilen fiyatın, şirketin değeri olmadığını savundu. Parçalanan TEKEL’in Alkol Bölümü’nün, 292 milyon dolara Nurol- Limak- Özaltın- TUTSAB konsorsiyumuna satıldığı, daha sonra bu birleşmenin Mey İçki adını alarak 2004’ün Şubat’ında faaliyete başladığı belirtildi. Açıklamada, Mey’in payını 810 milyon dolara fonlara sattığı şimdi de Diageo’nun 2.5 milyar dolar fiyat biçtiği anlatılarak “Yani, TEKEL’in sadece alkol bölümünün değeri 6 yılda 9 kat artmış oldu. Kazananlar ise yerli ve yabancı şirketler. Verilen bu fiyat bile bizce TEKEL’in Alkol Bölümü’nün değeri değildir. Sosyal açıdan bakıldığında ise TEKEL’in değeri paha biçilmezdir” denildi.
Diageo en büyük üretici
Diageo, 1997’de Guinness ve Grand Metropolitan (GrandMet) şirketlerinin birleşmesiyle ortaya çıktı. Dünyanın en büyük alkollü içecek üreticisi. Diageo’nun yaklaşık 23 bin çalışanı bulunuyor. 2009’u 13.8 milyar dolarlık ciroyla kapatan Diageo’nun hisseleri Londra ve New York borsalarında işlem görüyor. Markaları arasında Johnnie Walker, Crown Royal, J&B, Windsor, Buchanan’s ve Bushmills viskileri, Smirnoff, Ciroc, Ketel One votkaları, Baileys, Captain Morgan, Jose Cuervo, Tanqueray ve Guinness var.
*Konuyla ilgili basın açıklamasının tam metni şöyle:
BASINA VE KAMUOYUNA
Binlerce insanımızın ölümüne neden olarak büyük acılar yaşatan Reji döneminden sonra kurulan TEKEL’in yok edilmesi süreci de acı oldu.
Tütün Yasası’nın çıktığı 2002 yılında TEKEL; bünyesinde 25 Yaprak Tütün İşleme Müdürlüğü, 8 Sigara Fabrikası, 28 Alkollü İçki Üreten Fabrika ve İmalathane, 80 Başmüdürlük, 20 Tuz İşletmesi bulunan güçlü bir kuruluştu. Ülkenin en ücra köşesine kadar yayılan bayilikleriyle “devlet içinde devlet” olarak nitelendiriliyordu.
DTÖ, Dünya Bankası ve IMF’ninin marifetiyle dünya tarımını şirketlerin denetimine bırakacak liberal politikaların Türkiye’de de uygulanmaya başlanmasıyla, TEKEL ilk hedeflerden biri oldu.
IMF’ye verilen niyet mektuplarında Tütün Yasası’nın çıkarılacağı, TEKEL’in özelleştirileceği sözü verildi.
TEKEL’in özelleştirilmesini öngören Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı 2 Şubat 2001 tarihinde imzalandı.
Tütün Yasası 20 Haziran 2001 tarihinde mecliste kabul edildi. Cumhurbaşkanı Sezer’in vetosuna, çiftçilerin, odaların, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin tepkisine rağmen, IMF’nin 2002- 2004 dönemi için düzenlenecek stand-by anlaşmasıyla vereceği 10 milyar dolarlık kredi için şart koştuğu Tütün Yasası 3 Ocak 2002 tarihinde mecliste kabul edildi.
3 Haziran 2003 tarihinde TEKEL’in sigara ve içki bölümlerinin ayrı ayrı ticaret sicile tescilleri yapıldı ve böylece özelleştirilmelerinin önü açıldı.
Parçalanan TEKEL’in Alkol Bölümü, 292 Milyon dolara Nurol- Limak- Özaltın- TUTSAB konsorsiyumuna satılarak özelleştirildi. Konsorsiyuma bunun için 2 yılı ödemesiz 7 yıl vadeli 230 milyon dolarlık kredi kullandırıldı. Bu birleşme Mey İçki Sanayi ve Ticaret AŞ. adını alarak 2004’ün Şubat ayında faaliyete başladı.
2006 yılında Mey İçki önde gelen yatırım fonlarından (Private Equity) Texsas Pacific Group’a (TPG) yüzde doksan payını 810 Milyon dolara sattı.
Bugünler de Mey İçkinin tekrar el değiştireceği söyleniyor. RUETARS Haber Ajansına göre, Dünyanın en büyük içecek firmalarından Dieago 2,5 Milyar dolara Mey İçki’yi almaya hazırlanıyor. Yani, TEKEL’in sadece alkol bölümünün değeri 6 yılda 9 kat artmış oldu. Kazananlar ise yerli ve yabancı şirketler.
Verilen bu fiyat bile bizce TEKEL’in Alkol Bölümünün değeri değildir. Sosyal açıdan bakıldığında ise TEKEL’in değeri paha biçilmezdir.
TEKEL’in Yaprak İşleme Müdürlükleri kapatılarak, işçiler 4/c kapsamına alınırken, eylem yapan işçilere Başbakan halkın parasını sizlere yedirmem diye sesleniyordu.
Şimdi Başbakana soruyoruz. “ Devlet içinde devlet” gibi halkın vergileriyle, tütün ve üzüm üreticilerinin alınteriyle kurulmuş büyük bir kurumu parçalayıp çok uluslu şirketlere yem ederken, kimin parasını kimlere yedirmiş oldunuz.
Saygılarımızla
Ali Bülent ERDEM
Tütün Üreticileri Sendikası
Genel Başkanı
Kaynak : Cumhuriyet * 22 Şubat 2011