Bursa Cargill’den, Cargill de Bursa’dan çok çekti. Karşılıklı olarak o kadar çok çektiler ki, aradan on yıl geçmesine rağmen hâlâ birbirlerine alışamadılar.
Alışacaklarını da hiç sanmıyorum!
Taraflardan kimin haklı, kimin haksız olduğunu anlamak için geçen sürece yüzeysel olarak bakmak yeterli olacak.
Fırtına, hükümetin desteğini arkasına alan Cargill’in, Bursa’nın İznik ilçesinde 1. derece tarım arazisinde fabrika kurup, üretime başlayacağını duyurmasıyla koptu.
Bursa ayağa kalktı…
Dönemin Valisi Orhan Taşanlar, Büyükşehir Belediye Başkanı Erdem Saker, milletvekilleri, hukukçular, oda temsilcileri ve Atatürkçü Düşünce Derneği’nin oluşturduğu komite, Cargill’e mesaj gönderdiler “Sakın gelmeyin” diye.
“Benim, 60 ülkede 155 bin çalışanım var. İznik’te 300 kişiyi istihdam edeceğim” diyen Cargill, “Geliyorum” dedi ve geldi.
Ovadaki ilk fabrika
Satın aldığı verimli İznik Ovası’na, kısa sürede fabrika yapıp üretime geçti.
Hem de ovada ilk ve tek olma özelliğini taşıyarak.
Cargill hakkında bu zamana kadar toplam dokuz dava açıldı.
Bu davaların büyük kısmı “iptal” veya “yürütmeyi durdurma” kararıyla sonuçlandı.
Cargill, girdiği hukuk çıkmazından AKP hükümeti tarafından çıkarılan 5578 sayılı yasa ile af kapsamına alınarak kurtuldu.
Hükümetin çıkarttığı tartışmalı affa, Bursa Valiliği 2 Şubat 2007 tarihinde izin verdi.
Yapılan itiraz sonucu bu izin, Bursa 3. İdare Mahkemesi’nin 8.11.2007 gün ve 2007/1338 E. sayılı kararı ile “yürütmeyi durdurma” engeline takıldı.
Karara yapılan itiraz ise reddedildi.
Bu süreçte yaşanan gelişmeler, dönemin başbakanları tarafından ABD başkanlarına günü gününe aktarıldı.
Hem de tüm detaylarıyla birlikte.
Sonucu herkes biliyor
Söylediğini yapan, açıkladığı gibi 300 kişiyi çalıştıran, 400 milyon YTL’lik cirosunun 50 milyon YTL’sini vergi olarak ödeyen Cargill’in fotoğrafı bu.
Kimin haklı, kimin haksız olduğuna siz karar verin.
Haa, bana sorulursa? Görüşüm açık ve net.
Bence, ABD başkanlarının yakından takip ettiği bu tesis için artık geriye dönüş hayal.
Maalesef hayal!
Bunu herkes biliyor ve kabul ediyor. Bu şartlarda taraflara önerim var!
Bursa kanadı, “Vicdanımız rahat. Biz elimizden geleni yaptık” diyerek kanıtlarını, belgelerini, çocuklarına, torunlarına anlatıp, gelecek nesillere göstermek üzere kütüphanelere kaldırmalı.
Çünkü yaşanan olaylar, uygulanmayan kararlar, yapılan görüşmeler bu gerçeği ortaya koyuyor.
Kendilerini tanıtamamanın eksikliğini 10 yıl sonra anlayan Cargill’e de söyleyeceklerim var.
Tanıtım için ek proje üretip, masraf yapmasınlar. Çünkü gerek kalmadı.
Onların yapacağını Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanları ve ABD’nin başkanları fazlasıyla gerçekleştirdi.
Bu yüzden rahat olsunlar. Olan yine Bursa’ya oldu.
Gitti güzelim 195 bin metrekare birinci sınıf arazi daha.
Tıpkı diğerleri gibi…
17.01.2008 |.Referans Gazetesi
Bir Yorum
y.karagoz
Merhaba,
Yanlışlarla dolu bir yazı. oturduğunuz yerden gazetecilik yaparsanız olacağı budur. En büyük yanlış ise aynen yukardan kopyalıyorum “Satın aldığı verimli İznik Ovası’na, kısa sürede fabrika yapıp üretime geçti.Hem de ovada ilk ve tek olma özelliğini taşıyarak.” ???? sayın yazar o bölgeye hiç geldiniz mi? orada bulunan ve birbirlerine en fazla 1 km uzaklıkta bulunan 23 fabrikayı saymazsak evet tek fabrika cargill..!!!! Diğer yanlış, bursalı bu fabrikadan memnun, özellikle orhangazi ve gemlik çok memnun. Çevreye +sı okadar fazlaki saymama gerek yok. Memnun olmayanlar ise yıllarca bursa için hiçbirşey yapmayıp, çiftçi için hiçbirşey yapmayıp emekçi geçinip kapitalizm düşmanlığı yapan bir kaç kişi. Kısacası yine bağcıyı dövüyorsunuz. korkarım yakında yiyecek üzümde bulamayacaksınız…
Saygılarımla