Çay-Sen 2013 yaş çay sezonu dolayısıyla bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamayı paylaşıyoruz:
ÇAY ÜRETİCİSİ SEZONA HAZIR: 2013
Sezona sadece yaş çay üreticisi hazır olmakla yetmiyor tabii ki. Üretiim süreinde yaş çay üreticileri ve kuru çay üreticileri tek bir ekip oluşturmaktadır. Ne yazık ki 2013 sezonu diğer yıllarda olduğu gibi yaş çay üreticileri açısından belirsizliklerle doludur. Birçok açıdan, söyle ki;
Çaykur, sezona işçilerin grev kararı ile başladı nerede ise. İşçilerin grevi bir gün içerisinde bitti neredeyse. Bitme nedeni ise, çaykur genel müdürünün açıklamaları ve tavırlarıydı. İşçilere vereceği zammın üç kuruşunu hesap ederken, sezon açılmadan yirmi gün öncesinden işe çağrılmaları çaykur tarihinde yaşanmış bir gelişme değildir. Nedeni ise, çaykur işçilerinin grevini kırmak olduğu gerçeği sonradan anlaşılmıştır. Bir yandan tehditler, diğer yandan yandaş sendikaya çanak tutmalar ve taraf sendikayı karşısına almalar gibi bir dizi olumsuzluk yaşanmıştır. Oysa kurumda çalışan işçilerin nerede ise yüzde sekseni yaş çay üreticisi olduğundan bu yaşananları anlayacak anlayışta oldukları kesindir.
Çay kur genel müdürü yeni bir takım atılımların kendi eseri olsun havasında giderken, kurumun içine düştüğü girdabı anlamakta zorluk çektiğini düşünüyoruz. Çünkü, bir yandan yeni sezona hazırlanan yönetim, diğer yandan depolarındaki stokları nasıl eriteceğim endişelerini taşımaktadır. Diğer yandan randevulu yaş çay alım çalışmaları başlatmıştır. Bu sistemin nasıl uygulanacağı hususu üretici tarafından bilinemezlik nedeniyle kafası karışık durumdadır.
Çaykur Gen. Müdürü bu yıl çok komik bir şey daha yaptı, yaş çay sezonu başlamadan sezonu açarak çaya kademeli prim sistemi uygulamıştır. Olmayan çayı üreticiden biçmesini isteyen Gen. Müdürün sesine ve istemine yanıt vermemiştir yaş çay üreticisi. Gülünç duruma düştükleri ni düşünüyoruz.
Devlet ve onun bölgede tek temsilcisi çaykur, özellikle son birkaç yıldır yaş çay sezonu başlatılmasına rağmen taban fiyatın açıklanamaması üretici tarafından kaygı ve endişe yaratmaktadır. Çayını toplamaya başlayan üretici çayını satarken kaça sattığı belli değildir. Yani burada, ‘devlet ne verirse sizde razı olacaksınız’ edası içerisinde davranılmaktadır. Üreticinin maliyet, emek ve geçimlilik hesabı yapılmamaktadır. ‘Devlet baba’ denilince eskiden sahip çıkan, kucaklayan şeklinde anlaşılırdı. Oysa özellikle AKP dönemi ve babalığı tam bir sermayenin babalığına ve desteğine dönüşmüştür. Üreticilerin örgütlenmesini dahi içine sindirememekte, engeller çıkartmaya devam etmektedir.
Çay Üreticileri sendikası(Çay-Sen) olarak her yıl yapmış olduğumuz referans yaş çay fiyat açıklaması vardır. Biz bu rakamların üzerine yıllık enflasyon koyarak açıklamayı sürdürmekteyiz. Bu yıl gübreye de zam yapılmamasını göz önüne alarak istediğimiz fiyat 1 lira 80 kuruştur. Bu rakam bile neredeyse yaş çay üreticisinin maliyet hesabına yakın bir taleptir. Oysa bu rakamlara Çaykur yaklaşamadığı gibi, özel sektör bu talep ettiğimiz fiyatın üçte bir fiyatına çay almaya devam etmektedir. Bu duruma üretici örgütlü olmadığı için ses çıkartamazken, devlet adeta seyretmekte ve özellere çanak tutmaktadır. Taban fiyatın altında çayın alınması derhal yasaklanmalıdır, talebimizdir.
Yaş çay üreticisi sıkıntılı, endişeli ve dertlidir. Derdini anlatacak bir merci de yoktur. Devlet ben verdim oldu, yaptım tamamdır davranışı içerisindedir. Önceki yıllar da üretici derdini sokakta, genel müdürlük önünde ve mitinglerle anlattığındaysa sesleri yükseltenler ‘marjinallikle’ suçlanmışlardır. Oysa ses verenler yaş çay üreticisinin tam da kendileriydiler. Üretici talep etti, sesini yükselti diye suçlayanlar o görevlerde oturdukları sürece bizim haklarımızı elde etmemiz söz konusu olamaz. Gelin birlik olalım, örgütlenelim, haklarımızı almasını bilelim. Bol kazanç ve ürün sizlerin olsun. 04-05-2013
Çay Üreticileri Sendikası Kurucu Genel Başkanı Recep MEMİŞOĞLU