Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu (Çiftçi-Sen) adına Genel Başkan Abdullah AYSU Birleşmiş Milletlere bağlı Uluslararası Çalışma Örgütü’nden (ILO) gelen heyet ile 3 Mart 2010 tarihinde KESK Genel Merkezinde görüştü. Görüşmede ILO heyetine Çifçi- Sen’in hazırladığı dosya sunuldu. Aynı dosyadan bir örnek de ILO Türkiye direktörüne verildi.
Yapılan görüşmede, Çiftçi-Sen çiftçilerin hak arama örgütlerinin olmadığını belirtti. Tarımı yeniden düzenleyen yasalar çıkarılırken, çifçilerin sözünü söyleyecek, taleplerini dillendirecek örgütlenmelerinin önünün tıkandığı anlatıldı. Piyasaya çiftçi lehine müdahale eden kurum ve kuruluşların kaldırıldığı veya özelleştirildiği, sözleşmeli üreticilik dönemine geçildiği belirtildi.
Sözleşmelerin şirketler tarafından tanzim edildiği ve şirketlerin çıkarına uygun düzenlendiği, çiftçilerin haklarını koruma ve geliştirme araçlarından yoksun bırakıldığı anlatıldı. Düzenlenen yasalarda çiftçi haklarını koruyan hiçbir düzenlemeye yer verilmezken şirketlerin lehine yasaların düzenlendiği çiftçilerin bir tür köle durumuna sokulduğu bilgisi verildi.
Sözleşme süreci boyunca çiftçiler aleyhine ortaya sorunlarda çiftçiler yoksullukları ve örgütsel yoksunlukları nedeniyle haklarını arayamaz durumda kaldıkları anlatıldı.
“Çiftçiler bir araya gelerek Anayasaya ve uluslar arası anlaşmalara dayalı olarak kurdukları sendikaları ilgili hükümetler iç hukuk düzenlemesi yapmaktan kaçındıkları için çiftçi sendikaları hakkında davalar açılmakta ve haklarında kapatma kararları çıkarılmakta, örgütlenme özgürlükleri engellenmektedir “denildi.
Çiftçi-Sen’in verdiği bilgileri dinleyen İLO heyetinin yaşadığı şaşkınlıktan konuyu ilk defa duyduğu, ne hükümet tarafından ne de görüştüğü konfederasyonlar tarafından çiftçilerin örgütlenme sorunlarıyla ilgili bilgi verilmediği anlasıldı..