Tarım şirketleşiyor. Türkiye’de her gün büyüyen tarım şirketleri çokuluslu şirketlerle birleşerek başka ülkelere yöneliyorlar. Tarım topraklarını ucuza satın alarak veya gittikleri ülkenin çiftçilerine sözleşmelerle üretim yaptırıyorlar. Dünyanın her yerinde topraklar kimyasallarla kirletiliyor, çiftçiler büyük acılar yaşıyor.Gıda daha az sayıda çokuluslu şirketin elinde bir silaha dönüşüyor. Bütün bu gelişmeler bir başarıymış gibi gazete sayfalarını süslüyor. İşte Radikal Gazetesinden bir haber:
Çiftçi üretmeye yurtdışına çıkıyor
Nil Nehri’nin can verdiği Mısır, Türkiye’deki büyük çiftçilerin ve yatırımcıların son dönemde en çok tercih ettiği ülkelerden birisi. Mısır’a giden Türk çiftçiler özellikle çeltik ve narenciye üretimi yapıyor.
Ekonomist dergisinin haberine göre, dünya piyasasında rekabet etmekte zorlanan Türk tarımı, şansını yeni ülkelerde deniyor. Kırgızistan’dan Güney Afrika’ya, Mısır’dan Romanya’ya kadar birçok ülkede tarım yapan Türklere rastlamak mümkün
Türkiye’nin önemli sektörlerinden biri olan tarımda, son dönemde önemli gelişmeler yaşanıyor. Bürokratik engeller, yüksek üretim maliyetleri, iklim şartlarındaki değişim gibi birçok nedenden ötürü Türkiye’de tarımsal üretim kan kaybediyor.
Ekonomist dergisinin haberine göre, bu olumsuzlukların önüne geçmek isteyen tarım kesimi de son dönemde yeni bir çözümün peşinden gitmeye başladı. Yakın geçmişe kadar münferit olarak yurtdışına çıkan tarım yatırımlarında, son dönemde büyük bir artış gözleniyor.
Yurtdışında daha ucuz üretim yapmanın peşine düşen şirketler Mısır, Özbekistan, Kırgızistan, Bulgaristan, Romanya, Sudan, Kanada gibi ülkelere akın etmeye başladı. Pirinçten buğdaya, narenciyeden fasulyeye kadar birçok üründe üretim yapan şirketler, bu ülkelerde ucuz ve büyük araziler satın alıyor, ya da sözleşmeli çiftçilik modelini uyguluyor. Türk tarım yatırımcılarının yurtdışı operasyonları, sadece üretimle sınırlı değil. ABD’li, Belçikalı büyük oyuncularla ortaklık yapan ya da satın alma operasyonları gerçekleştiren bu oyuncular, artık global rekabete Türkiye dışından katılıyor.
Türkiye’nin en büyük bakliyat şirketlerinden Arbel, Kanada’da SASKCAN isimli şirketini kurduktan sonra geçen ay United Pulse Trading adlı Amerikan şirketini satın aldı. Yine kiraz üreticisi Alara, Belçikalı Univeg Grubu ile ortaklık yaptı. Bireysel olarak faaliyet gösteren tarımcılardan, büyük kurumsal şirketlere kadar birçok yatırımcı, tarımda yurtdışına açılmaya devam ediyor.
Ortaklık ve satın almalar
Türkiye dışında tarımın uygun olduğu ülkeleri araştıran yatırımcılar, bu ülkelerde milyon dolarlık anlaşmalar yapmaya başladı. Arjantin’de kiraz üretimi yaparak, ihracat lideri olan Alara Tarım, geçtiğimiz aylarda dünyanın en büyük üçüncü tarım şirketi olan Belçikalı Univeg Grubu ile ortak oldu.
Özbekistan ve Güney Afrika’nın birçok bölgesinde meyve ve sebze üretimi yapmayı planlayan Alara, bu ortaklık ile dünyanın birçok ülkesine açılma fırsatı yakalayacak. Yine Türkiye’nin önemli bakliyatçılarından biri olan Arbel, geçen yıllarda Kanada’da kurduğu SASKCAN şirketinin kapasitesini artırdı. Geçen ay ise ABD’nin en büyük, özellikle bezelye üretimi yapan fabrikalarından birini satın aldı. Bu iki şirket için 70 milyon dolarlık yatırım yaptıklarını söyleyen Arbel’in Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Aslan, “Kırgızistan’ın Talas bölgesinde bakliyat üretimi yapıyoruz. Sözleşmeli çiftçilik modeli uyguluyoruz. Geçen yıl üretimi 60 bin tona çıkardık. Çiftçi orada müthiş bir gelişim gösterdi. Oradaki halk bizimle resmen kalkındı” diyor.
Narenciye üretiminin merkezi Akdeniz’den de son dönemde birçok üretici yurt dışına gidiyor. Antakya Ziraat Odası Başkanı Celal Civelek, Antakya ve yöresinden son zamanlarda birçok üreticinin Romanya, Bulgaristan, Özbekistan, Sudan ve Avustralya’ya gitmeye başladığını, kendisinin de Macaristan’a gitmek üzere bir dönem araştırma yaptığını söylüyor. Civelek, “Ancak artık üretemez hale geldik. Feryadımız netice vermiyor. Bu yüzden imkanı olanlar resmen yurt dışına kaçıyor. Dış ülkelerden büyük teşviklerle cazip teklifler alıyoruz” diyor.
Mısır’da narenciye
Tekstil sektörünün Mısır’da yatırım araştırması yapmasının ardından, gıda ve özellikle tarım sektöründe de bu ülkeye ilgi arttı. Büyük tarım arazilerinin ucuza yatırımcıya verilmesiyle birlikte, narenciye ve pirinç üretimi Mısır’a kaymaya başladı. Ege İhracatçı Birlikleri Başkanı Mustafa Türkmenoğlu, İskenderiye’de 20 bin dönümlük bir arazi araştırmasına başladı. Mısır’dan ihracatın da kolay olduğunu söyleyen Türkmenoğlu, “Artık Türkiye’de ürettiğimiz narenciyeyi ihraçta zorlanıyoruz. Düşük kur yüzünden fiyatımız maliyetlerimizi kurtarmaz hale geldi. Mısır’da üretimi düşünüyorum” diyor. Türkmenoğlu’na göre İskenderiye’de 20 bin dönüm araziye 500 bin dolara sahip olunabiliyor.
Yine Türkiye’nin önemli pirinç yetiştiricilerinden biri olan Akel, Mısır’da pirinç yetiştirmeye başlamış. Mısır’dan sonra en gözde ülkelerden biri olan Romanya’da bakliyat üreticileri atağa geçmiş durumda. Adanalı Özler Ziraat, Hasat markasıyla 1985’ten beri Türkiye’de narenciye üretimi yapan bir şirket. Ancak Romanya’da da tarla ziraati ve seracılık yapmaya başlamış. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Özden Özler, Romanya’ya gitmeleriyle ilgili olarak, “Bu ülkede girdi maliyetleri uygun ve pazar büyük. Ucuz mazot, ucuz gübre ve ucuz arazi kirası var. Türkiye’de tarımın durumu içler acısı. Üreten satamıyor. Gelecek dönemde AB’nin de etkisiyle Romanya cazip bir pazar haline geldi” diyor.
Tütün ve çayda yeni pazarlar
Yurtdışına çıkan tarım yatırımlarında ilginç bir gelişme de çay üretiminden geldi. Türkiye’nin önemli çay ithalatçılarından Adana merkezli Beta Gıda, Azerbaycanlı Azersun Holding ile Hazar denizi bölgesinde çay üretimine başlamış. İlk etapta küçük çaplı başlayan bu üretimle ilgili henüz pazar araştırması yapan iki şirket, ithalat ve paketlemedeki güçlerini, üretim alanında da artırmayı hedefliyor.
Tütünde ise Gürel Ailesi’ne ait Sunel Tütün, üretimin büyük kısmını Türkiye dışında Kırgızistan ve Bulgaristan’a kaydırmış durumda. Şirketin murahhas azası Noyan Gürel, bu konuda şunları anlatıyor:
“Kırgızistan’da uzun yıllardır varız. Ancak Bulgaristan bizim için yeni bir ülke. Bu ülkelerde üreticilerle sözleşme yapıyoruz. Neden bu ülkelere gittik? En kaliteli tütün Türkiye’de. Ancak uzun vadede Türkiye pahalı bir ülke. Kırgızistan ve Bulgaristan’da Türkiye’nin 10’da 1 maliyetle üretim yapıyoruz. Ancak tabii Türk tütünü gibi kaliteyi yakalayamıyoruz.”
Kırgızistan’daki üretimlerinin yüzde 80’ini Rusya ve eski Rusya ülkelerine sattıklarını söyleyen Noyan Gürel, “Orada da fabrikalarımız var, orada işleyip oradan satıyoruz” diyor. Sunel Tütün, üretim için uzun zamandan beri Çin’i araştırıyor. Gürel, “Çin’e uzun süreli çiftçi bulmakta zorlanıyoruz” diyor.
Pirinçte Bulgaristan’a akın
Dünya tarım piyasasının önemli ürünlerinden biri olan pirinçte, Türk üreticiler özellikle Bulgaristan’a gitmeye başladı. Bulgaristan’ın arazi yapısı Türkiye’ye benzediği için bu ülkeye yatırım yapan üreticilerin verimden memnun oldukları söyleniyor. Yine pirinç üretiminde Romanya cazip bir ülke konumunda.
Mısır ise 6 milyon tonluk üretim kapasitesiyle çeltikte önemli ülkelerden. Pirinç piyasasının önemli oyuncularından Sezon Pirinç Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan, pirinç fiyatlarındaki artışla birlikte üretim maliyetlerinin en düşük seviyede tutulmasının gerektiğini söylüyor. Son dönemde bu fiyat artışlarıyla birlikte, Mısır’a giden yatırımcıların büyük sorunlarla karşılaştığını söyleyen Erdoğan, “Mısır, fiyat artışı nedeniyle oradaki üreticilere ihracat yasağı getirdi. Türkiye ile ilgili pirinç ticaretinde bu durum sıkıntı yarattı” diyor. Yurt dışı vizyonu konusunda, İtalyan şirketleri takip ettiğini belirten Erdoğan, “İtalyan şirketlerin yeni gözdesi pirinç üretimi için Güney ABD. Biz de bu pazarları inceliyoruz. Ancak yatırımımız olursa, büyük olur” diyor.
Kim nerede, ne üretiyor?
Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir: Kırgızistan’da Arbel ile ortak fasulye, barbunya ve ağırlıklı bakliyat üretiyor.
Arbel Grubu: Kanada’daki fabrikada mercimek ağırlıklı bakliyat işleyen şirket, , ABD’de aldığı fabrikada da bezelye işliyor. Kırgızistan’da ise bakliyat üretimi yapıyor.
Ege Bölgesi Sanayi Odas( EBSO) Yönetim Kurulu eski Başkanı Atıl Akkan: Akkan, pamuk, sebze ve yağlı tohum üretmek üzere Sudan’da 80 bin dönüm arazi kiralamış.
Antakyalı yaş sebze ve meyve üreticisi Hikmet Güzel: Romanya’da yaş sebze ve meyve, Mısır’da zeytin üreten işadamı zeytin yağı işine de girmiş.
Çeltik üreticisi Mustafa Soydan: Bulgaristan’da kiraladığı dört bin dönümlük alanın iki bin dönümlük bölümünde çeltik üretecek.
Sunel Tütün: Türkiye’de sekiz bin ton tütün üreten şirket Kırgızistan’da altı, Bulgaristan’da iki bin ton tütün üretimi yapıyor.
Trakya’da Çeltik Üreticileri Birliği Başkanı Ali Soydan: Bulgaristan’da çeltik üretiyor.
Gaziantepli Tiryaki Gıda Grubu: Etiyopya’da organik tarım yapan grup, bu iş için Suriye ve Kırgızistan’da araştırma yapıyor.
Azersun Holding ve Beta Gıda: İki şirket Azerbaycan’da Hazar Denizi çevresinde küçük çaplı çay üretimi yapıyor.
Alara Tarım: Arjantin’de kiraz üretiminde lider olan Alara, Belçıkalı Univeg ile Güney Afrika’da kiraz ve çekirdekli meyve üretecek.
İnci Bulgur: Şirketin sahibi Fuat Akıllı Sudan’da 20 bin dönüme pamuk ekiyor.
Ege İhracatçı Birlikleri Başkanlar Kurulu Başkanı Mustafa Türkmenoğlu: Mısır’ın İskenderiye şehrinde 20 bin dönümlük bir alanda narenciye ekimi planlıyor.
Akel Şirketler Grubu: Bakliyat üreticisi şirket Mısır’da pirinc yetiştiriyor.
Özler Ziraat A.Ş.: Asıl işi Çukurova’da narenciye üretimi olan şirket Romanya’da tarla ziraati (ayçiçeği, buğday, mısır) ve sera üretimi yapacak.
Yakup Arslantaş (Antalyalı yatırımcı): Ukrayna’da Cargil’in mısır tedarikçisi olan işadamı bu ülkede buğday üretimi de yapıyor.
Kaynak:13/04/2008 – Radikal Gazetesi