“Eşit, özgür, demokratik bir Türkiye” ve “İnsanca yaşam” için DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 8 Ekim’de Ankara’da bir miting düzenleme kararı aldı
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Sekreteri Tayfun Görgün, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Lami Özgen, Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Eriş Bilaloğlu dün (20 Eylül) TMMOB Genel Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda kurumların “Eşit, özgür, demokratik bir Türkiye” ve “İnsanca yaşam” için 8 Ekim’de Ankara’da olacağı duyuruldu.
Kurumlar adına açıklamayı okuyan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, insanın insanca yaşamak için gerek duyulan en temel ihtiyaçların karşılanmasının zorlaştığı ve yaşanmaz hale geldiği bir ülkede yaşandığını söyleyerek sözlerine başladı. Güvencesizliğin, geleceksizliğin, işsizliğin, sefaletin ve adaletin yaygınlaştığını ifade eden Özgen, yükselen muhalif dinamiklerin ise şiddetle bastırıldığını belirtti.
’Ülke ekonomik-siyasal-sosyal krizde’
Ülkenin ekonomik, siyasal, sosyal alanların tümünde büyük çözümsüzlük ve kriz içinde olduğuna dikkat çeken Özgen, toplumsal barışın sağlanamadığının da altını çizdi. Referandumda kamu emekçilerine “Toplu sözleşme getiriyoruz” diyen hükümetin grev hakkını bile engellediğini vurgulayan Özgen, “Özel İstihdam Büroları ile emekçiler köleleştirilmeye, Torba Yasa ile emek sömürüsü daha da artırılarak emekçilerin sürgün edilmelerine ve güvencesizleştirilmelerine yasal kılıf uydurulmaya, Ulusal İstihdam Stratejisi adı altında 12 Eylül’cülerin bile cesaret edemediği kıdem tazminatları kaldırılmaya, özel ve kamu alanı sermayeye peşkeş çekilmeye, emek değersizleştirilmeye çalışılmaktadır” dedi. Özgen Kürt sorununda demokratik ve barışçıl çözüm yerine savaş ve ölümün dayatıldığını da sözlerine ekledi.
’8 Ekim’deki Sokak Meclisi’ne çağırıyoruz’
Açıklamada toprağına, suyuna, havasına ve yaşam hakkına sahip çıkan Hopa halkından, TİS ve örgütlenme hakkını savunan kamu emekçisine; kıdem tazminatlarının gasp edilmesine direnen işçilerden Sağlıkta Dönüşüm aldatmacasına karşı koyan sağlık emekçilerine; mesleğine karşı yapılan saldırılara karşı mücadele eden mühendis, mimar ve şehir plancılarından evde, sokakta ve iş yerinde var olma mücadelesi veren kadınlara; özerk, demokratik, bilimsel üniversite mücadelesi veren gençlikten, düşüncesinden dolayı cezaevlerinde baskıya maruz kalanlara; “Savaşa hayır” diyen halklardan tüm muhalif seslere kadar toplumun susturulduğu belirtildi.
Özgen konuşmasını ”Düzenin yeni yüzüne karşı insanca yaşamı savunmak için, eşit, özgür, demokratik Türkiye’yi yaratmak için 8 Ekim’de Ankara’da kurulacak emekçilerin, ezilenlerin Sokak Meclisi’ne katılmaya çağırıyoruz” sözleriyle noktaladı.
Kaynak : Sendika.org – 22 Eylül 2011