Fındık-Sen, fındık fiyatlarındaki düşüş ve piyasada oynan oyunlar konusunda bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada fındık rekoltesinin fındık üreticilerinin kazancını etkilemediği vurgulandı : “Sonuçta fındık olsa da olmasa da aslında üretici hiç kazanamaz.Bu durum yıllardır hep böyledir. Daha önce Fiskobirlik eliyle yaptırılan müdahaleler şimdi de stoklarındaki fındık varlığından dolayı fındık piyasasından çekildiği ilan edilen TMO tarafından sözde istikrarı sağlamak amacıyla yapılmaktadır.” ifadelerine yer verilen açıklama şöyle:
İHRACATÇILAR SPEKÜLASYON YAPIYOR FİYATLAR DÜŞÜYOR ÜRETİCİ VE ÜLKE EKONOMİSİ KAYBEDİYOR
Fındık üreticisinin büyük bir kısmının elinde fındık kalmamıştır. Çok azda olsa daha büyük ölçekli yada yaşam koşulları daha üst seviyede olan üreticilerin elinde bir miktar fındık olabilir.Dolayıyla fındık fiyatlarında yaşan sert düşüşler şu an için fındık üreticisi üzerinde yakıcı bir etki yaratmayabilir.
Fındık üreticileri çok iyi bilirler ki fındık çec olup çuvala girmeden rekolteye ilişkin kesin bir şey söylemek pek mümkün değildir.Ama bazı veriler de fikir edinme açısından bize bazı ipuçlarını verebilir.Denebilir ki fındık da rekolte tahmininin önemli işaretlerinden biri olan karanfil durumu oldukça iyidir.Ama fındığın önünde doğumdan iç doluma ve hasada kadar daha uzun bir yol vardır.Fındık fiyatları bu süreçte inişli çıkışlı bir yol izleyebilir.
Stoklarda hiç ürün kalmadığından fındık fiyatları daha fazla aşağılara gitmez. Ama neler oldu da 2012 yılına girerken 7,80 TL’ sından alıcı bulan fındık birden 6,50-6,70 TL sına kadar düşüş eğilimine girdi? İhracatçılar birliği her ne kadar üzerine alınmasa da biz çok iyi biliyoruz ki fındık fiyatlarındaki bu ani düşüşlerin kaynağı İhracatçıların TMO stoklarından 2008 yılı 90 bin tonluk fındığı alması ,işlemesi ve piyasaya sunması ile ilgilidir. Aynı TMO’ sinden daha 2012 sezon üretimi başlamadan, Ağustos ayı ortalarında 2012 ürünü daha pazara inmemişken ,70 bin ton fındık başlangıçta fındık fiyatlarını baskılamak amacıyla ihracatçılar tarafından satın alınmıştır. Fındığın bol olduğu dönemlerde fındık fiyatlarındaki sert düşüşleri serbest piyasanın koşullarını bahane göstererek savunanlar her nedense fındığın az olduğu dönemlerde fındık fiyatlarındaki artışı dizginlemek için yapılan müdahaleleri de serbest piyasanın gereği olduğu savını ileri sürerler.Her iki şekilde bu piyasa aracılar için hep serbesttir üreticiler içinde hep müdahale edilendir.
Sonuçta fındık olsa da olmasa da aslında üretici hiç kazanamaz.Bu durum yıllardır hep böyledir. Daha önce Fiskobirlik eliyle yaptırılan müdahaleler şimdi de stoklarındaki fındık varlığından dolayı fındık piyasasından çekildiği ilan edilen TMO tarafından sözde istikrarı sağlamak amacıyla yapılmaktadır.
İhracatçılar birliğine bağlı bir çok kişi yada kurumun özellikle son yıllarda yaptıkları açıklamalar gerçeklikle örtüşmemektedir. Fındık da yıllardır alivre(ön satış) yapıp da spekülatif amaçlı alış ve satış yapmıyoruz diyebilmişlerdir.Dünya da fındık sahalarının artış eğiliminde olduğunu söylerlerken Türkiye deki artışları göz önüne almamışlardır. Ermenistan, Azerbaycan,Gürcistan ve Şili deki artışları söylerlerken İtalya ve İspanyada ki azalışlardan hiç söz etmemişlerdir.Badem haberlerini yaparlarken fındığın oluşturduğu damak tadını göz ardı etmişlerdir.Son olarak da 2011-12 dünya üretiminin yeterli olduğunu fındık fiyatlarında artış beklemediklerini ifade etmişler ancak fındık fiyatları artış eğilimine geçince TMO’sinin kapısını çalmayı ihmal etmemişlerdir.
.Fındık-SEN fındık üreticilerin daha iyi bir yaşam sürdürmesini ve ülke ekonomisine katkı sunmasını hedefler.Bunu da üretimden tüketime zincirin tüm halkalarına sahip olacak kooperatif gücüne dayanarak yapabilir .Üreticinin gerçek sahibi olamadığı Fiskobirlik ise çoktan ipi çekilmiş ve tasfiye sürecini tamamlamak üzere,yönetici ve çalışan sayısı eşitlenmiş,çalışanlarının maaşını ödenemez hale getirilmiş ,çalışanlar kapıdan dışarı atılarak marketçilik oynamaya devam etmektedir.
Fındık üreticileri ve ülke ekonomisinin kazanması için de fındık üreticilerinin menfaatlerini gözetecek, kamusal yararlı depoculuk sistemine bir an önce geçilmeli, Fiskobirlik üreticilerin gerçek sahibi olacağı demokratik bir yapıya derhal kavuşturulmalıdır.
Kutsi YAŞAR Fındık-SEN Gn.Başkanı, Çiftçi-SEN Basın Ve Halkla İlişkiler Sekreteri