Mebruke Bayram – Hayykitap
Sofranızdaki gıdanın gerçek gıda olduğunu mu sanıyorsunuz? Çocuğunuza
içirdiğiniz sütün, ambalajın üzerinde görünen yeşil çayırda otlayan
mutlu ineklerden geldiğinden o kadar emin olmayın. Çünkü gıdalar size
gösterildiği gibi üretilmiyor.
Gıda ağır bedeller karşılığında üretiliyor. Asıl üretici konumunda
olan köylüler açlığa mahkum edilirken, gıdanın ticaretini yapan
ulusaşırı tekeller akıl sınırlarını zorlayacak büyüklükte paralar
kazanıyor. Gıda üretilirken toprak ve su zehirleniyor, dünya
tüketiliyor. Dünyanın bir yanında buğday dağları, süt nehirleri varken
diğer yanı açlıktan kırılıyor.
Gıdalar aslına yabancılaşıp başka bir şeye dönüşüyor. Uluslararası
siyaset arenasında, yeri geldiğinde bir silah, yeri geldiğinde
pazarlık masalarında bir araç olarak kullanılıyorlar. Yabancılaşma
yalnızca bundan ibaret de değil, gıdalar artık en temel özelliklerini
yerine getirmiyor, beslemiyorlar. Standartlaştırı lıp, sertifikalarla,
patentlerle mühürleniyor, zapturapt altına alınıyorlar. Endüstriyel,
hiper-hijyenik, standartlara uygun, şık ambalajlı fakat içi boş
gıdalar yavaş yavaş yaşamlarımızı da kendilerine benzetiyor.