Hazırlayan : Abdullah Aysu-Tülay Ararat
Küresel Köylü Hakları Uluslararası Kongresi Almanya’nın Schwabisch Hall kentinde 7 Mart’ta başladı. Açılış konuşmalarını kongreye ev sahipliği yapan Çiftçi Evleri Vakfı ve Besh başkanı Rudolf Bühler ile La Via Campesina Genel Sekreteri Elizabeth Mpofu (Zimbabwe) yaptı.
Mpofu, mevcut sistemin doğal varlıkları yok ettiğini belirterek köylü ve çiftçilerin üretim haklarını, toprağa ve suya erişim haklarını kullanarak düzgün bir yaşam sürmeleri için çalıştıklarını söyledi. “Köylü ve çiftçiler, maalesef bu haklarını ararken katlediliyorlar. Köylülere “şirketler için üretin, ihracat için üretin” diyorlar. Köylülerin görevi şirketler için endüstriyel ürün üretmek değil, şirketler alıp satsın diye ihracata özgü ürünler üretmek değil. Ancak bizi buna zorluyorlar. Bizim görevimiz ailemizin ve halklarımızın ihtiyacı olan gıdayı karşılamaktır. Bu yüzden haklarımızı belirleyelim, karar altına alalım. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesinde yer verilsin. Ne üreteceğimize, nasıl üreteceğimize, ne kadar üreteceğimize, kimin için üreteceğimize karar verme hakkımızı kullanabilelim. Burada birlikte belirlediğimiz bu haklarımızı ülke yönetenleri imza altına alarak kabul etsin ve uysun,uygulasınlar istiyoruz. Yayımlasınlar dünya alem bilsin. “

Elizabeth Mpofu
Birlikte, yani köylüler, insan hakları hukukçuları, bilim insanları, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının desteğinde) hazırladığımız bu Uluslararası Köylü Hakları Deklarasyonu’nun yayımlanması, köylü/çiftçi mücadelesine bir destek olacak. Mpofu, deklarasyonun yayımlanmasının yeterli olmadığını, uygulanması için de bu konuyu destekleyen diğer organizasyonlarla birlikte çalışmalar yürütüldüğünü, yürütmeye devam edileceğini belirtti. Gıda egemenliğine dayalı bir modeli savunduklarını belirtti.
Mpofu; “Biz olmadan/yapmadan bizim için bir şey yapılmaz!” sloganıyla sözlerini noktaladı.
Klaus Töpfer (UNEP eski direktörü) – Küresel kalkınma ve Çiftçilerin Rolü: Kuzeyden güneye doğru inildikçe hem GSMH, hem de yaş ortalaması düşmektedir. Gelişmiş ülkelerdeki yüksek refah düzeyinin sebebi, maliyetin diğer ülkelere dışsallaştırılmış olmasıdır. Maalesef refahı artırırken iklim değişikliğine neden olduk. BM’nin millenyum kalkınma planları var, 2050 yılında güzel şeyler görmek istiyorsak bizler de değişmeliyiz. “Onlar için” değil, “onlarla birlikte” hareket etmeliyiz. Artık insan yapımı bir dünyada yaşıyoruz, genomları kodluyoruz, vs. Ama doğa bitti, insan izin verirse doğa yaşayabiliyor. Belki kendini bile onarabilir. Doğal afetlerde bizim rolümüzü düşünmeliyiz. Einstein’in sözünü de hatırlayalım; “Bir problemi, onu ortaya çıkaran bilinç düzeyi ile çözemezsiniz”. Verimi artırmak için kimyasallar ürettik, ama bizim ürettiğimiz bu şeyler yüzünden köylü ve çiftçiler acı çektiler. Bu insanlar ulusal gelirden çok az pay alıyorlar, bunu da değiştirmeliyiz. Deklarasyon için on yıllardır çalışıyorlar ve uygulanması için çalışmaya devam edilecek. Bu, benim de vizyonum. Sizler sadece konuşmuyor, yapıyorsunuz. Üretenlersiniz. Hepiniz işbirliği içinde katkıda bulunuyorsunuz. Daha adil bir dünyada yaşamak için bu kongrenin çok olumlu etkisi olduğunu düşünüyorum.
Jose Graziano de Silva (FAO Genel Direktörü) Uluslararası topluluklar neden köylü ve kırsalda yaşayanların haklarına dair koruma ve desteklerini artırmalılar? : Silva’nın tele-mesajı yayımlandı. Dünyanın beslenmesinde köylü ve çiftçilerin çok büyük rolü var. Önemli. Dünyada 800 milyon aç insan var biliniyor. Biliyoruz. Var olan 800 milyon insanın açlığına çare bulmakta en büyük sorunumuz iklim değişikliği ve eğitim. İklim değişikliğine neden olan tarımsal üretim biçimini yeniden değerlendirmeliyiz. Biz, yani FAO, sürdürülebilir gıda sistemi oluşturmak için çabalarken, aslında geleneksel bilgiyi ve doğal varlıkları korumak için de çalışıyoruz. Gayemiz bu. Bunun bilinmesini isteriz. Hazırladığınız Uluslararası Köylü Hakları’nı destekleyeceğimizi bilmenizi isteriz.
Bu işin odak noktasında olan Bolivya’nın Birleşmiş Milletler Cenevre Daimi Elçisi olan Nardi Suxo Iturry ‘nin sözlerine yarın yer vereceğiz.