Haber – Olcay Bingöl-Avrupa Gıda Egemenliği Forumu’nun 3. gününde, tematik çalışma grupları ve bu grupların konu başlıklarına göre ayrıldıkları altgrupların toplantıları tamamlandı. Tematik gruplar ve altgruplarda yapılan tartışmalar ve elde edilen sonuçların özetlerini bu ve bunu takip eden yazılarda yayınlayacağız.
Üretim Modelleri Çalışma Grubu
1.1 Yerel Gıdaları Desteklemek
1.2 Ekolojik Üretimi Desteklemek
1.3 Araştırmaları Değiştirmek
1.4 İttifaklar Oluşturmak
1.5 Avrupa’nın Gıda Ayak izini Azaltmak
Yeni savaşların artık 30 yıl öncesi gibi olmadığının söylendiği tematik grupta yeni savaşların IMF’ye, Dünya Bankası’na karşı olduğu belirtildi. Her düzeyde ittifaklara ihtiyacımız olduğu ve üretim modelini değiştirmek için toplumu harekete geçirmemiz gerektiği üzerinde duruldu. “Tohumlarımızı elimizden alan, kimyasallarla dünyamıza zarar veren edüstriyel üretime karşı direnmeliyiz. Çözüm için birçok önerimiz var. Biz gıdaya herkes tarafından ulaşımın sağlanması amacıyla, değişimin çeşitlilik içeren, daha yerel, daha ekolojik olması gerektiğine inanıyoruz. Gençlerin tarımda varlığının önemine inanıyoruz” şeklinde özetlenen Üretim Modelleri tematik ekseninin Yerel Gıdaların Desteklenmesi alt başlığı altında yapılan tartışmalar sonucu çiftçinin tarımın olmazsa olmaz parças olduğu, çiftçiye gereken önemi vermezsek yerel gıdanın desteklenmesi konusunda söyleyecek bir şeyimiz olmadığı, çiftçi haklarının ön planda olması gerektiği konusuna vurgu yapıldı. Bu vurgudan sonra konu başlığı 4 ana nokta üzerinden tartışıldı:
- Gıdanın önemi üzerine farkındalığı oluşturmak ve yaygınlaştırmak
- Üretimin geleneksel ve kültürün parçası olarak devamının sağlanması
- Yerel üreticiler için politik destek
- Üretici – tüketici ilişkileri /Katılımcı modeller
Bu başlıklar altıında alt grup katılımcılarının temsil ettiği ülkelerde ne gibi çalışmalar yürütüldüğüne dair örnekler verildi:
İtalya: Orta büyüklükteki şehirlerde çiftçi pazarları kuruluyor
Macaristan: Güney Macaristan’da çocuklar, öğretmenleri eşliğinde çiftlikleri ziyaret ederek hem bahçaleri, tarlaları, ağaçları ve hayvanları görüyorlar hem de çiftlikteki geleneksel yöntemlerle üretilen mamul gıdanın nasıl yapıdığını deneyimliyorlar. Aynı zamanda yaklaşık 100 üyesi olan Gıda Ağı yerel türlerin korunması konusunda eğitim veriyor, yaşlılarla ilişkiye geçerek geleneksel bilgiye ulaşmaya çalışıyor.
Türkiye: Devlet okullarında mevsimsel gıdalar üzerine eğitim verilerek mutfak uygulamaları ve bahçede eğitim gerçekleştiriliyor. Boğaziçi Üniversitesi’nde örgütlü tüketicile tarafından kurulmuş olan kooperatif ile örgütlü çiftçiler dağıtım zincirini kısaltak üzere yaptıkları çalışmada doğrudan satışa geçtiler. Bu çalışma yakın bir dönemde katılımcı sertifikasyon modeli ile de desteklenecek. Ayrıca, Sferihisar Belediyesi, bölgeye ait tohumlarla üretilen fideleri çiftçilere dağıtarak, bir yerel tohum koruma programı ve agro-ekolojik üretim programı başlattı ve yeni çiftçi pazarlarıyla, ürünlerin satışına yönelik pazarı artırdı.
İspanya: Friends of the Earth tarafından okullarda çocuklara yerel gıdayla ve gıdanın aldığı yolda sebep olduğu karbon ile ilgili eğitim veriliyor.
Romanya: Öğrencilere çiftliklerde ekoloji dersleri, hayvan yetiştiriciliği ve yemek yapma programları veriliyor.
Araştırmaları Değiştirmek alt başlığı altında ise şu konular öne çıktı:
- Toplum tabanlı katılımcı araştırma yapılması gerekliliği
- İnformal, otonom araştırma sisteminin kabul edilmesi ve sistem içersinde yerini alması
- Metodolojik gereksinimlerimizi tanımlamak ve anlaşılır hale getirmek
- Alternatif okullar ve programlar ile ilişkiye geçilmesi ve deneyim paylaşşılması
- Çiftçi deneyimi üzerine yapılan araştırmaların desteklenmesi
- Gıda üreticilerinin üniversiteye davet edilmesi ve bu yolla üniversite – çiftlik bilgi paylaşımı sağlanması
- Etik kuralların desteklenmesi
- Finansal destek konusunun dile getirilmesi ve oluşturulacak bir Toplumsal Konsey tarafından fon kaynaklarının bu tür araştırmalara verilmesinin sağlanması.