Rekabet Kurumu Başkanı Nurettin Kaldırımcı, et fiyatlarına ilişkin, ‘Rekabetçi açıdan müdahil olmamızı gerektirecek bir durum yok’ dedi. Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı, et fiyatlarına ilişkin gelen şikâyetler üzerine bir ön araştırma başlattıklarını belirterek, “Rekabetçi açıdan müdahil olmamızı gerektirecek bir durum yoktur. Kartel dediğimiz türden bir rekabet ihlali bulunmadığı yönünde bir kurul kararı oluştu. Bir soruşturma açılmadı” dedi.
Kaldırımcı, İstanbul Sanayi Odası’nda (İSO) Uluslararası Rekabet Ağı ve 2010 Rekabet Mektubu konferanslarına yönelik düzenlediği basın toplantısına gazetecilerin sorularını yanıtladı. Nurettin Kaldırımcı, et sektörüne ilişkin hazırlanan ön araştırma raporunun kısa sürede kamuoyu ile paylaşılacağını açıklarken, kurumun halen 15 başlık altında soruşturma yürüttüğünü, bunlar arasında ulaştırma, enerji, sağlık, tıbbi aletler, finansal hizmetler, basın yayın, kimyasal ürünler ve telekomünikasyon sektörlerinin ağırlıklı olduğunu belirtti.
Kaldırımcı, şöyle devam etti: “Ama konuyla ilgili şunu söyleyebilirim; Bize şikâyetler geldi. Basından, medya ortamından hareketle biz konuyu resen anlamlı da gördük, müdahil olduk. Bir ön araştırma yaptık ama, ön araştırmamızda vardığımız sonuç, yapısal unsurların daha önemli, daha belirleyici olduğu ve fakat örgütlü, kartel dediğimiz türden rekabet ihlali tespiti yapmaya imkân verecek bir tablonun bulunmadığı şeklinde bir kurul kararımıza dönüştürüldü. Yani ön araştırma sonucunda bir soruşturma açmamış olduk.”
Kaldırımcı, “İthalat bu konuda çözüm olabilir mi?” sorusu üzerine de çözümlerden birini ithalatın oluşturabileceğini söyledi. Kaldırımcı, “Ama kalıcı sonuçlar için herhalde başka şeyler üzerinde durmak gerekir” diye konuştu. ‘Sektörde kamu yardımı sizce rekabette dezavantaj oluşturabilir mi?’ sorusuna da Kaldırımcı, şöyle yanıt verdi: “Yapısal unsur dediğimiz başlık altında hayvancılığın, etin kamu yardımları açısından özel bir kategori olduğunu ifade edebilirim. Devlet yardımlarıyla ilgili Batı’da ve dünyanın pek çok ülkesinde mevzuat belirlenirken tarım, hayvancılık bazen dışta bırakılır. Çünkü orası biraz özelliği olan bir alandır. Küçük işletmeler vardır, örgütsüzdür. Türkiye’de de bu alandaki örgütlenme süreci, mevzuat çalışmaları devam ediyor. Ama yapısal temelde verimli işletmeler ortaya çıkmadıkça, ölçek meselesi halledilmedikçe bilgi meselemiz, çağdaş teknolojiyle bu alanda üretim, dağıtım konusuna bir çözüm sağlanmadıkça zannederim inişler-çıkışlar devam edecektir.”
Kaynak : Radikal Gazetesi