Çorum Şeker Fabrikasının özelleştirilmesine karşı çıkan fabrika çalışanları imza kampanyasının ardından dünde fabrika önünde eylem yaptı.
Vardiya çıkışında fabrika önünde toplanan işçiler, Çorum Şeker Fabrikasının, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından C portföyünde satışa çıkarılmasına tepki gösterdiler.
Eyleme katılan işçiler taşıdıkları “Amerikan mısırına gelince kütür kütür pancar çiftçisine gelince yarabbi şükür”, “Ha fabrikayı kapat ha atom bombası at”, “Doğal şekeri köstekle, modifiye mısır şekerini destekle. Halkın geleceği, sağlığı Allah’a havale” pankartlarla tepkilerini ortaya koydular.
Şeker İş Sendikası Çorum Şube Başkanı Sefer Kahraman, özelleştirme adı altında fabrikaların kapatılacağını belirterek, şeker fabrikalarının kapatılmaması için eylemlerinin artarak devam edeceğini söyledi.
-“MÜCADELEYE DEVAM”-
C grubunda yer alan; Çorum, Çarşamba, Kastamonu, Kırşehir ve Yozgat Sorgun Şeker Fabrikalarına teklif verme sürecinin 11 Eylül’de başladığını ve 19 Kasım’da sona ereceğini hatırlatan Şeker İş Sendikası Çorum Şube Başkanı Sefer Kahraman, “Devlet fabrikalarının özelleştirme adı altına bir bir kapatılarak hurdalık haline dönüştürülüyor. Çorum Şeker Fabrikasının da kapatılmasına karşı Şeker İş Sendikası olarak; esnafı çiftçisi ve tüm yöre halkının desteği ile mücadele vereceğiz” dedi.
Sulu tarımı Türkiye’ye kazandıran Türkiye Şeker Fabrikalarının bir kalemde yok edilmesine, 2 milyar dolar gibi basit bir rakama satılmasına müsaade etmeyeceklerini belirten Kahraman, “Çorum Şeker fabrikalarının da içinde bulunduğu 6 şeker fabrikası yerli firmaların taşeronluğunu yaptığı yabancı firmalara satılmak isteniyor. Biz Çorum’daki pancar çiftçisi ve pancar işçisi olarak buna müsaade etmeyeceğiz. Hakkımız her türlü platformda arayacağız. Eylemse eylem, grevse grev, mitingse miting. Her türlü demokratik hakkımızı kullanacağız” diye konuştu.
-MİTİNGLER DÜZENLENECEK-
Kahraman, Avrupa ülkelerinde şeker fabrikaları ne şekilde işletiliyorsa Türkiye’de de aynı sistemin uygulanmasını istedi.
Yöre halkının gelir kaynağı olan şeker fabrikalarının bir kalemde yok edilmesine mani olmak istediklerini dile getiren Kahraman, “Bu haklı mücadelemizde bizlere destek verilmesini istiyoruz. Pancar çiftçisinin desteklenmesini ve şeker fabrikalarının ayakta kalmasını istiyoruz. 11 Kasım’da Turhal şubemizin düzenleyeceği mitinge ardından Kırşehir mitingine ve ileriki günlerde Kastamonu ve Çorum’da miting yaparak haklı mücadelemizi sürdürüyoruz. Bundan sonra eyleme hazır olun miting eylem grevlerle mücadelemizi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
Fabrika önünde düzenlenen eylem basın açıklamasının ardından sona erdi.
Kaynak : Çorum Tek Yıldız
2 Yorumlar
atila akdemir
Türkiye’nin pancar problemi petrol rafinaj problemi ile ilişkilidir
1990 yılında cumurbaşkanlığı, başbakanlık pancar üretiminin yok olacağını biliyordu. İki binli yıllarda olması gerekenler oldu. Üç tane ana yalan uyduruldu.
atila akdemir
Pancar problemi petrol rafinaj problemi ile ilgilidir. 1990 yılında cumhurbaşkanlığı, başbakanlık Türkiye’nin pancar üretemiyecek hale geleceğini biliyordu; çünkü raporlar göndermiştim, onlarda problemi hasır altı edince iki binli yıllarda pancar üretimi yok olmaya başladı. Ama dünyada hem pancar hem kamış hemde mısır üretimi arttı. Türkiye’de herkes yalan uyduruyor. Pancar ile ilgili üç önemli yalan uyduruldu. 1- bakan, müsteşar gibi devlet yetkilileri -“pancar yerine getirisi yüksek ürünler ekiyoruz” diye buyurdular.- şırası alındıktan sonra kalan posası hayvan yaminin en kuvetli bileşeni olması nedeni ile Türkiye’nin büyük bir bölümü için en uygun ziraat pancardır, zaten pancar tarımının yok olması besiciliği yok etti. 2- bir ziraat prof. ehli vukuf olarak olaya el koydu bombayı işkembeden patlattı -“batılı ajanların düzenlediği komplo sonucu pancar ekemez hale geldik cumhuriyet gazetesi” 3- İlim irfan sahipleri Niğde’nin Bor ilçesinde dünyanın ilk pancar kurultayını düzenlemenin onurunu yaşadı “IMF, AB, dünya bankası politikaları, küreselleşme sonucunda pancar ekemez hale geldik” tespitini yaptı. Oysa gerçek apayrı birşey. İslam devletlerinde insanlar yüzyıllarca yalanla zehirlendi. Türkiye’de yalan uydurulur insanlar yalana inanır.