Şeker-İş Şube Başkanı Sefer Kahraman, kanserle savaş için en başta nişasta bazlı şekerlerden uzak durulması gerektiğini ifade etti. Kahraman, “Tatlandırıcılar başta obezite ve kanser olmak üzere alzheimer, kalp, astım gibi birçok hastalığın nedenidir. Aileleri nişasta bazlı şekerler konusunda bir kez daha uyarıyoruz. Halk sağlığını tehdit eden tatlandırıcıların yetişen yeni nesil çocukların 20-30 yıl sonra geleceklerini köreltecektir” dedi.
Şeker-İş Şube Başkanı Sefer Kahraman, kanserle savaş için en başta nişasta bazlı şekerlerden uzak durulması gerektiğini ifade etti. Kahraman, kanserle mücadele haftası nedeniyle yaptığı açıklamada “Türkiye’de son zamanlarda çok sayıda insanın kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini belirterek, “Sıkça gündeme getirdiğimiz nişasta bazlı şekerlerin (NBŞ) obeziteye bağlı kanser, karaciğerlerde yağlanma, trigliserit seviyesinin yükselmesi, başağrısı ve daha birçok hastalığın Dünya Sağlık Örgütü ve tıp otoriteleri tarafından da sürekli olarak dile getirilmektedir. Tatlandırıcılar başta obezite ve kanser olmak üzere Alzheimer, kalp, astım gibi birçok hastalığın nedenidir. Aileleri nişasta bazlı şekerler konusunda bir kez daha uyarıyoruz. Halk sağlığını tehdit eden tatlandırıcıların yetişen yeni nesil çocukların 20-30 yıl sonra geleceklerini köreltecektir. Yetkilileri acil tedbir almaları konusunda göreve davet ediyoruz” dedi.
Kahraman, açıklamasında şunları söyledi: “Özellikle mısır şurubundan üretilen kola, meyve suyu, gazoz gibi içeceklerle çikolata, tatlı, kek, pasta ve dondurma gibi yüzlerce ürünün obeziteye bağlı kansere davetiye çıkarmaktadır. Mısır şurubu, şeker pancarından elde edilen şekerden daha ucuz ve taşınması kolay olması sebebiyle tercih edilmekte, üreticiler daha düşük maliyetlerle ceplerine girecek paraların hesabını yaparak halkın sağlığını ikinci plana itmektedirler. Bugün pek önemsenmiyor ancak, çocuklarımız gerçekten büyük tehlike altında. Dünya ülkeleri çağın hastalığı olarak bilinen obezite nin önüne geçilmesi konusunda önemli çalışmalar yaparken ülkemizde de bu konuda acil olarak bir eylem planının hayata geçirilmesi ve ilköğretim okullarında çocukların bilinçlendirilmesine yönelik farkındalık oluşturacak kısa film ve fragmanlarla bilgilendirme toplantılarının yapılması gerekmektedir.
Bir çok Avrupa ülkesinin NBŞ tesislerini kapattığını ya da üretimini durdurduğunu bazı çevrelerin ise ısrarla bu ülkelerde NBŞ üretimi yaptığını ibdaa ederek kamu oyunu yalan yanlış bilgilerle yanıltmaktadırlar. Buna en güzel cevabı ABD Başkanının eşi Bayan Obama nın içerisinde yüksek Früktozlu mısır şurubu (HFCS) ihtiva eden ürünlerden çocuklarına vermeyeceği yönündeki açıklamasıdır. Türkiye bu gidişle çok yakın zamanda bir tatlandırıcı istilasına uğrayacaktır.
“Dış ülkelere baktığımızda tatlandırıcılar, Nişasta bazlı Şekerler kanserojen olduğu için bunların üretimi durdurulmuştur. Ülkemizde de % 10’luk kısmına müsaade edilen NBŞ üretim kotasının indirilmesi beklenirken, tam tersi bir uygulamayla Bakanlar Kurulu kararıyla bu rakam % 15 e çıkartıldı. Bu yüzden Avrupa da kişi başına düşen 1,5 kğ ramlık tatlandırıcı miktarı ülkemizde 6 kğ rama çıktı. İnsanlarımızın artık nişasta Bazlı Şekerlerin zararları konusunda bilinçlenmesi gerekmektedir. Bu konuda her ne sebep olursa olsun Şeker-İş Sendikası olarak hiçbir ticari amaç gütmeden çocuklarımızın geleceği adına, halkımızın sağlığı ve toplumun bilinçlendirilmesi adına üzerimize düşen sorumluluk bilinciyle hareket etmeye devam edilecektir.
Ülkemiz dünya kanser oranlarında riskli bir bölge olarak kabul edilmektedir. Son yıllarda başta pankreas kanseri olmak üzere kanser türlerinde büyük artış yaşanmaktadır. Çikolatadan, meşrubata kadar hemen her üründe Nişasta Bazlı Şeker kullanımının gün geçtikçe artış gösterdiği ülkemizde asıl endişe edenlerin, halkın sağlığını düşünmeyen küresel sermayenin ülkemizdeki komisyoncularıdır. 4 Şubat Dünya Kanser gününde insanları toplumsal duyarlılığa davet ediyoruz.”
Kaynak : Çorum Haber – 7 Şubat 2011