YAŞAR Holding Onursal Başkanı Selçuk Yaşar, Türkiye’de Avrupa ülkelerinde olduğu gibi ‘Tarım, Gıda ve Balıkçılık Bakanlığı’ kurulması gerektiğini söyledi.
Türkiye ve İzmir ekonomisine yönelik görüşlerini zaman zaman yayınladığı kitapçıklarla duyuran Yaşar Holding’in Onursal Başkanı Selçuk Yaşar bu kez de özel kitapçıkla tarım ve gıda sektörünün sorunlarına değindi. Yaşar bu söktörlerde sorunların çözümü için ‘Tarım Gıda ve Balıkçılık Bakanlığı’ kurulmasını önerdi. Gelecek yıllarda denizde kafes balıkçılığının daha da önemli hale geleceğine değinen Yaşar, sektörün sorunlarının çözümü ve üretimin artabilmesi için Fransa, İspanya, Danimarka, Portekiz ve Rusya’da olduğu gibi bir Tarım, Gıda ve Balıkçılık Bakanlığı’nın kurulması gerektiğini anlattı. Yaşar, mevcut düzenlemelere göre kıyılardan 1.1 kilometre uzakta çiftlik kurulabildiğini ancak uygulamada çeşitli sorunların artaya çıktığını belirterek, şunları yazdı:
‘Kıyılarımızda turizme ve yerleşime açık olmayan pek çok koy bulunuyor. Bu sahalardan su ürünleri sektörüne uygun olanlar belirlenerek ülke ekonomisine kazandırılabilir. Konuyla ilgili çalışmaların sektör kuruluşlarının, ilgili bakanlıkların ve üniversitelerin katkılarıyla en kısa sürede hayata geçirilmesini diliyorum. Örneğin Alaçatı Mersin Körfezi Kokar Koy, Karaburun Eğriliman ve Çeşme Gerence Koyu gibi derinlik ve akıntı hızının uygun olduğu noktaların yerleşime ve turizme açık olmayan alanlarında çevreye saygılı şekilde ve modern teknolojiyle çipura ve levrek üreticiliği yapılabilir. Çipura, levrek, alabalık üreticileri başta olmak üzere su ürünleri sektörünün problemlerini Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a takdim ettim.’
Yaşar, kültür balıkçılığı faaliyetleri için ödenen deniz yüzeyi kiralama bedellerinin de rekabet edilen ülkelere göre çok daha yüksek olduğunu kaydederek şu görüşleri savundu:
‘Deniz yüzeyi alan kiralarının dönüm başına Mersin’de 300 TL, Ordu’da 450 TL iken İzmir’de 4.100 TL’ye çıkmaktadır. Bu bedeller ihracat yoluyla ülkemize döviz kazandırdığımız çipura ve levrek pazarı bazıda Yunanistan’da yaklaşık 700 TL, İspanya’da 430 TL, İtalya’da ise sadece 30 TL’dir. Bu nedenle İzmirli çipura, levrek, alabalık ve diğer su ürünleri üreticileri gerek iç pazarda gerekse dış pazarda haksız rekabetle karşı karşıya bulunmaktadır. Deniz sınırları kara sınırlarının üç katı olan Türkiye’de balıkçılık yasal açıdan önerdiğim başlık altındaki gibi tek bir otoritenin çatısı altında toplandığı takdirde çipura, levrek, alabalık ve diğer türlerin üreticiliğinde ülkemizi sevindirecek çok önemli gelişmeler yaşanılması kaçınılmaz olacaktır. Bu durum ülke ekonomisine balıkçılık sektöründe nice yeni kuruluş kazandıracak ve istihdam bakımından halkımızı mutlu edecek süreçler meydana gelecektir. Bu nedenle Rusya, Danimarka, Fransa, Portekiz ve İspanya’daki gibi tarım-gıda ve balıkçılığın bir çatı altında toplanmasını öneriyorum.’
Kaynak : Türknet – 3 Şubat 2011