2009 yılından bu yana yürütülen beş günlük bir kampanya, geçen hafta Oscar ödüllü ünlü bir sanatçının katılım haberleriyle yankı buldu. Söz konusu kampanya, bir yardım kampanyasıdır ve iki zengin arkadaşın bir akşam aşırı yoksulluk sınırında (1.25 ABD Doları) yaşayan insanların yaşadıkları zorluklar hakkında konuşmaları ve bu para ile neler yiyip içebileceklerini hayal etmeleri ile başlamıştır. Hayal etmekle başlayan süreç, dünyadaki yoksulluğa ve açlığa dikkat çekmek amacıyla her yıl düzenlenen “Live Below the Line Challenge/Açlık Sınırında Yaşa” projesine dönüşmüştür.
Yoksullar ve açlar…
“Onlar ki toprakta karınca, suda balık, havada kuş kadar çokturlar.”
Elbette ki Nazım Hikmet onlar için söylememiştir ama dünyadaki yoksul ve açların sayısını anlatmak için güzel bir dizedir. Dünyada şuan ne kadar aç insan olduğu bilinmemekle birlikte, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (BM, FAO) 2012 istatistiklerine göre, yaklaşık 870 milyon insan kronik açlık çekmektedir. Her sekiz kişiden biri açtır ve bunun yüzde 98’i gelişmekte olan ülkelerde, 16 milyon kişisi de gelişmiş ülkelerde bulunmaktadır. Hâlihazırda dünya genelinde 1 milyar 400 milyon kişinin günlük geliri 1.25 dolardır ve tarifsiz bir yoksulluk içinde yaşamaktadırlar.
Yoksulluk ve açlıktan en fazla etkilenenler; çocuklar, kadınlar ve kırsalda yaşayanlar!
Açlığı miras olarak alan çocuklar bu zincirdeki en zayıf halkadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), her yıl 5 yaşın altıda 7 milyon çocuğun açlıktan hayatını kaybettiğini belirtiyor. Bunca bilimsel ve teknolojik ilerlemeye rağmen her bir saatte bin çocuk ölüyor yani. Ölmeyen ve okula gidebilenlerin ise 66 milyonu her gün derse aç giriyor. Dünya Gıda Programı (WFP) yıllık 3.2 milyar doların sınıfa aç giren bu çocuklara ulaşabilmek için yeterli olduğunu söylemektedir.
Küçük üreticiler, Tarım emekçileri ve Topraksızlar…
Yine FAO dünyanın en aç insanlarının yaklaşık yarısının küçük ölçekli tarım topluluklarında bulunduğunu, topraksız ailelerin ise yüzde 10’nu oluşturduğunu belirtmektedir. Oysa dünyada insanlara yetecek kadar gıda olduğunu ve üretildiğini hepimiz biliyoruz. Örneğin 2008 yılında üreticilerin tüm insanların iki katını besleyecek kadar tahıl üretmesine rağmen ilk kez 1 milyar insanın aç kalmasına tanık olduk. İnsan yaşamı için en temel hak olan gıdaya ulaşma hakkı konusunda yaşanan sorunun en önemli nedenleri; uygulanan politikalar, tarımdan kopuş, insanların yeterli toprak parçasına sahip olmaması ve yeterli gelire sahip olamamasıdır.
Açlık ve yoksulluk bir gün son bulacak!
Açlık ve yoksulluk elbette ki bir gün son bulacak ancak bu zenginlerin yardımları ve bir hafta boyunca günde bir dolarla geçinmesiyle olmayacaktır! Açlığı önlemek bir tarafa, üretilen gıdayı silah olarak kullanmak isteyenlerin aksine küçük üreticilerin, topraksızların tarım yapmasını ve en başta kendisi için yiyecek üretmesini sağlayarak, sosyal adalet ve kaynakların adil paylaşılmasıyla gerçekleşecektir.
Cümlelerimizi Victor Hugo’nun anlamlı sözüyle tamamlayalım.
“Siz yardım edilmiş yoksullar istiyorsunuz, biz ise ortadan kaldırılmış yoksulluk…”