
Sadık Şide, Türk-İş'ten 12 Eylül sonrası ayrılıp bakan olmuştu. Şimdiki baskıcı yasa onun döneminde uygulamaya girmişti
Sendikaların işkolu barajı nedeniyle uzlaşamamaları 9 yıldır beklenen 2821 sayılı Sendikalar Yasası’nın Meclis gündemine gelmesini tehlikeye attı. “Aranızda uzlaşın, yasayı ona göre değiştireyim” diyerek işçi ve işveren konfederasyonlarına çağrı yapan Çalışma Bakanı Ömer Dinçer de sonunda sendikaların birbirleriyle kavgası yüzünden çileden çıktı. Dinçer’in, geçen hafta Abant’ta yapılan toplantıda adeta rest çekip, “Siz uzlaşmazsanız ben de bildiğimi yaparım” dediği ifade edildi. Türk-İş, DİSK, Hak-İş ve TİSK ise suçu birbirine atıyor.
Hükümetin, Avrupa Birliği ve ILO normlarına uyum için değiştirmeye çalıştığı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Yasası taslağı konfederasyonların kayıkçı kavgasının kurbanı oluyor. Özellikle bir işkolunda bir sendikanın toplu sözleşme yapmaya yetkili olmasını düzenleyen yüzde 10 barajının kaldırılacak olması, kavganın nedeni.
TİSK ve Türk-İş vazgeçti
Geçen hafta Bolu Abant’ta bir araya gelen TİSK, DİSK, Türk-İş ve Çalışma Bakanı Dinçer yüzde 10 barajını masaya yatırdı. Bakan Dinçer, sadece bir yıl için baraj belirlenebileceğini söyledi. Türk-İş barajın yüzde 1 olmasını, işveren konfederasyonu TİSK ise binde 5 olmasını önerdi. Hak-İş ve DİSK, binde 5’i uygun buldu. Türk-İş de ısrarından vazgeçti, uzlaşmaya katıldı. İşte ne olduysa o anda oldu ve TİSK binde 5 önerisini geri çekti. Ardından Türk-İş “madem uzlaşma bozuldu ben de % 1’lik barajda ısrarlıyım” diyerek uzlaşmadan çekildi. DİSK ve Hak-İş ise binde 5’i kabul ettiklerini açıkladı. Kavganın yeniden başlaması üzerine ise Bakan’ın “Sendikalar Yasası ile ilgili taslakta artık kendi bildiğini yapacağını” söylediği ifade edildi.
Toplantı sonrası DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, Türk-İş’i 12 Eylül yasalarının savunucusu olmakla suçladı. Hak-İş Başkanı Salim Uslu ise “Türk-İş döneklik yaptı” diye konuştu. Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu, DİSK ve Hak-İş’i işverenin dümen suyuna gitmekle suçladı.
Başkanlar birbirlerini suçladı
Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu:
Hak-İş ve DİSK’in açıklamaları gerçeği yansıtmıyor. Türk-İş, hiçbir zaman siyasi iradenin ya da işveren kesiminin “dümen suyuna” gitmedi. Dümen suyuna gidenler, TÜSİAD ile kol kola olduklarını ayan beyan açıklayanlar ile Çalışma Bakanı’nı koşulsuz destekleyenler ve kamu kesiminde hükümet destekli sendikacılık yapanlardır. Ayrıca seçimde kimin hangi siyasi partinin dümen suyunda olduğu net ortaya çıkacaktır.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi: İşverenlerle işbirliği yaparak işçi sınıfını nefessiz bırakmaya çalışanlara karşı söylenebilecek sözümüz var. TİSK ve Türk-İş’in bu tavrı, kaos süreci doğurmayı amaçlayan bir yaklaşımdır. Türk-İş bu tavrıyla işçiyi 12 eylül yasalarına mahkum ediyor. Mutabakata vardığımız konular yeniden tartışmaya açılmıştır. Son iki gün, yaptığımız çalışmalar ve vardığımız mutabakattan, bir çırpıda son dakikada vazgeçilmiştir. Bunun arkasındaki sır perdesi mutlaka aralanmalı.
Hak-İş Başkanı Salim Uslu:
Çalışmalarda son noktaya gelindi, bir taslak hazırlandı ancak TİSK ve Türk-İş son dakikada itiraz etti. Çalışma hayatında yaşanan sorunların yegane sorumlusu, TİSK ve onun dümen suyundaki Türk-İş’tir. Hiçbir hükümet sendikal yasaları değiştirmek için kararlı adım atmadı. Bu durum Türk-İş’in işine geldi. Yasalar Türk-İş’e imtiyaz sağlanıyor. Yaptığından utanmayan bir kişi olsaydı çıkıp bende şu gerekçeyle reddettim diyebilirdi. Türk-İş sadece taslağa karşı durmadı, aynı zamanda döneklik sergiledi.
TASARIDA UZLAŞILANLAR
Üyelik ve üyelikten istifada noter şartının kalkması.İşçiler daha kolay üye olacak ve üyelik için noter ücreti ödemekzorunda kalmayacaklar.
Üyelik ve üyelikten istifaların e-devlet üzerinden yapılması, üyelik ve istifalarda işyerine gitme ihtiyacı kalmayacak internet üzerinden konu halledilecek.
BU MADDELER ORTADA KALDI
İşkollarının sendikaların kurulacağı işkollarının 18’e indirilmesi. işkollarının esaslarının yeniden belirlenecek ve şu anda 28 tane işkolu var bunlar toplanarak 18’e indirilecek.
Sendikaların iç işleyişlerini düzenleyen maddelerin sendikaların tüzük ve genel kurullarına bırakılacak.
İşçilerin sendika üyeliğinin güvence altında olması.
Kaynak : Radikal – 25 Ocak 2011