Bakanlar Kurulu Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu (TAPDK)nun lağvedilmesine karar verdi.
Bakanlar Kurulu Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu ( TAPDK )nun lağvedilmesine karar verdi. Bu karar Kurulun çalışmaları göz önünde tutulduğunda, aslında bir süredir beklenen bir karardı. Bir başka deyişle Kurulun çalışmaları başarısızdı, dolayısıyla biraz da kendini imha etmiş sayılabilir.
Gelinen lağvedilme noktasında bir çok unsurun etkili olduğunu söyleyebiliriz. İlk olarak tütün ve alkollü içki piyasasının önemini söylemek mümkün. Yani bankacılık, sermaye piyasası gibi uluslar arası entegrasyona bağlı, bu nedenle yabancı sermayenin de gelebilmesi için, siyasetten ayrı bağımsız bir otoriteye, bu sektörde fazla ihtiyaç olmadığı ortaya çıktı. Özellikle sektördeki yabancı firmaların vergi yüklerinden bıktıkları için, bağımsız bir otorite kanalıyla vergilerde, diğer faaliyetlerinde bir istikrar sağlama umutları vardı ve Üst Kurulun kurulmasında bu baskılar önemli rol oynamıştı.
Ancak kuruluşu biraz geciktiği için, bağımsız kurumlardan kategorik olarak haz etmeyen bu Hükümet, kendi iktidarına kadar kurumsallaşamamış bu Üst Kurulu baştan çalıştırmama imkanına kavuştu.
Hükümet bu Kurula atadığı isimlerle de, zaten güçlü bir Kurum oluşturmama niyetini ortaya koydu. Atanan kişilerin vasıflarına da bağlı olarak “bağımsızlık” sözde kaldı. Kurulun hemen her kararında siyasetin dediği oldu, yani Kurulun işlevini, kurulma amacına tümüyle ters biçimde, yine siyasiler üstlendi.
Sektördeki özel sermaye de Kurula çok arka çıkmadı, Hükümetin sürekli karışmasına ses çıkarmadı. Başka bir açıdan; atanan kişiler nedeniyle zaten bağımsız bir kurum olamayacağını gördü, politik müdahaleleri kabul etti.
Bağımsız kurumların kurumsallaşması, benimsenmesi ve dolayısıyla siyasiler tarafından kolayca harcanmaması için, kendine duyulan ihtiyacı anlatacağı, aldığı kararların uzun vadeli toplum çıkarına olduğunu göstereceği sağlıklı bir iletişim politikasına ihtiyaçları vardır. Kurul, biraz da görevdeki kişilerin yetersizliği nedeniyle, böyle bir çabanın içinde de olmadı.
Dolayısıyla halk nezdinde “gereksiz” algısı yaratılan bir Kurum oldu, arkasında özel sektör desteği de kalmayınca, Hükümet tarafından kolayca lağvedildi.
Varlığını kanıtlayamadığı için yokluğu da pek aranmayacak…
Kaynak : Gazeteler.com – 24 Ekim 2012