“Yeni havaalanı ovanın kalbine bir bıçak gibi saplanacaktır”
TMMOB’ye bağlı odalar Mersin-Kargılı’da yapılması planlanan bölgesel havaalanından vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı
Ulaştırma Bakanlığı Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü tarafından önerilen ve Bakanlar Kurulu kararıyla kamulaştırma kararı alınan ve ÇED süreci devam eden Çukurova Bölgesel Havaalanının yerinin Tarsus-Kargılı mevkii olarak belirlenmesine tepki sürüyor.
Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Mustafa Altıokka, TMMOB’nin Adana’daki 13 odası adına yaptığı açıklamada ÇED süreci devam eden havalanı için henüz gerekli izinlerin tamamlanmadığını dolayısıyla tüm gerekli izinlerin alınmadığını vurguladı.
Sürecin kamuoyundan gizlendiğini ve kamuoyunda tartışılmadığını belirten Altıokka, sözkonusu alanın DSİ sulama tesislerinin varlığı, sulama ve drenaj kanalları ve bu kanalların havaalanı gelişimine göre deplasesinin gerekliliği, zeminin tarımsal açıdan zengin sulu mutlak tarım arazisi nitelenmesine rağmen havaalanı yeri olarak uygun görülmesini eleştirdi.
Sözkonusu havaalanının yer seçiminin kararını alanların Adana-Zeytinli bölgesinde 2. sınıf araziler ve narenciye bahçelerinin varlığı nedeniyle yüksek maliyet hesaplaması yaparak kabul edilmeyen yeri, ondan daha üstün vasıflı 1. sınıf/sulu mutlak tarım arazilerinin ve tamamına yakını özel kişilere ait Kargılı bölgesini hangi gerekçelerle uygun bulduklarını anlamanın mümkün olmadığını belirten Altıokka, şunları söyledi:
“TMMOB olarak sulu mutlak tarım arazilerinin amaç dışı kullanımına karşı çıkıyoruz, çıkmaya devam edeceğiz. Planlanan havaalanı yerine itirazımız alanın Mersin sınırlarında olması ile ilgili değildir. Aynı itirazı Adana il sınırlarında herhangi bir sulu mutlak tarım arazisi üzerine planlansa da yapacağımız bilinmelidir. Çukurova’nın Nil deltasından sonra dünyada en geniş ve özel bir bölgeye sahip olduğumu gerçeği unutulmamalıdır. Bu arazilerin mutlak surette korunması gerektiğini devleti yönetenlerin de artık anlaması gerekmektedir. Havaalanı yapımı için 7 bin 900 dekar alan tarımsal faaliyet dışına çıkarılacaktır. Öte yandan otoyol ve D-400 karayoluna yapılacak bağlantı yolları, lojistik faaliyetler ve bölgede oluşan cazibe ile kanaatimiz odur ki 20 bin dekarlık sulu mutlak tarım arazisi yapılanmaya açılacak ve bu havaalanı ovanın kalbine bir bıçak gibi saplanacaktır. Havaalanının yer seçimi hatalıdır, bir an evvel bu karardan vazgeçilmesi gerekmektedir. TMMOB, kamu yararı gözetmeyen kayankların verimli kullanılmasına özen göstermeyen ve telafisi mümkün olmayan bu hatalı karardan vazgeçilmesi için gerek hukuki gerekse kamuoyu boyutunda bu işin takipçisi olacaktır.”
Altıokka, Adana’ya 25, Mersin’e 51 km uzaklığındaki havaalanı yapımına 2011’de başlanmasının planlandığını, 2013 yılının sonuna doğru bitirilmesinin öngörüldüğünü söyledi.
ODA BAŞKANLARININ GÖRÜŞLERİ
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Şahin Yeter ise ÇED raporunun tamamlanmasının ardından TMMOB’nin dava sürecini başlatacağını vurguladı. Yeter, “Hukuki boyutu yakından takip ediyoruz” dedi.
Makine Mühendisleri Odası eski Başkanı Selçuk Göndermez de adının Çukurova Havaalanı olarak belirlenmesine rağmen havaalanının Çukurova’nın dışında kalacağını savundu. Göndermez, Ceyhan bölgesinin öneminin göz önüne alınarak ve tarımsal değeri daha düşük yer bulunarak havaalanı yapılabileceğini vurguladı. Göndermez, İncirlik Hava Üssü’nün de sivil bir havaalanı olarak düşünülebileceğini belirtti.
Şehir Plancıları Odası Adana Şube Başkanı Ulaş Çetinkaya ise Şakirpaşa havaalanının genişletilmesiyle yeni bir havaalanına ihtiyaç duyulmayacağını, ülke kaynaklarının heba edilmemesi gerektiğini aktardı. Çetinkaya, keşif bedeli 250 milyon lira olan yeni havaalanı için daha fazla para harcanacağını, bu paraların milletin cebinden çıkacağını ifade etti.
Çetinkaya, Adana Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan başkan veya başkan vekilliği seçimleri tartışmasının Adana’yı çok geriye götürdüğünü, bölgesel havaalanı tartışmasının da bunun bir boyutu olduğunu vurguladı. Çetinkaya, Büyükşehir’deki tartışmaların son bulmasını ve diğer çok önemli sorunlarla mücadele edilmeye başlanmasının önemine işaret etti.
Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Mehmet Tatar da konuyu jeolojik olarak da incelediklerini ve yer seçiminin yanlış olduğunu söyledi. Tatar, yer altı su seviyesi yüksek olan sözkonusu yerde yüksek maliyet çıkacağını belirterek, “O kadar zengin bir ülke değiliz. Kamusal çıkarlar da göz önüne alınmalıdır” dedi.
Kaynak : Yeni Adana