Sel felaketinden etkilenen Pakistan’da, büyük toprak sahipleri ve nüfuzlu kişilerin, suyun yönünü kendi topraklarından başka tarafa çevirterek milyonlarca yoksul Pakistanlı’nın köyleriyle tarlalarının su baskınına uğramasına yol açtıkları yönünde söylentiler dolaşıyor.
Şüphe ve söylentinin ülkede bir yangın gibi hızla yayıldığı ve yardımların yetersizliği yüzünden hükümeti eleştiren halkın kızgınlığını daha da artırdığı belirtiliyor.
Ülkedeki birçok kişi, nüfuz sahibi Pakistanlılar’ın, nehirlerin taşmasına karşı yapılmış su setlerine müdahale ederek suyun akış yönünü değiştirdiklerini düşünüyor.
Bu konudaki söylenti özellikle kuzeydeki Sind eyaletinde yaygın.
Eyaletteki yüzbinlerce kişinin, sular köylerini basarak evlerini ve tarlalarını silip süpürdüğü halde, bir federal bakanın İndus nehrinin hemen karşı tarafındaki topraklarına su gelmemesine şahit olduğu belirtiliyor.
Selzedelerin çoğu, Pakistan Çalışma Bakanı Hurşit Şah’ın, kendi topraklarını su basmasın diye, hükümetin nehrin üst kısmındaki sette gedik açmasını sağladığına inanıyor. Bu yüzden Boğa Seti’nden geçen suyun, nehrin batı yakasındaki yerleşimin yoğun olduğu köy ve kasabaları bastığı ifade ediliyor.
Sellerde evini ve 11 hayvanını kaybeden çiftçi Muhadded Yusuf, “Politikacılar, zenginler ve güçlüler halkı kurban etti” diyerek isyan ediyor.
Sebze satarak geçimini sağlayan Mesud Ahmet de “Hurşit Şah bir zorba. İnsanlık düşmanı” diyerek kızgınlığını dile getiriyor.
Çalışma Bakanı iddiayı reddederken, Sind eyaleti Sulama Bakanı Seyfullah Harejo, sözkonusu sette hükümet tarafından gedik açılmadığını, İndus’tan akan suyun aniden taştığını iddia ediyor.
Hükümetin açıklamasına inanmayan bölge sakinleri, konuyla ilgili bağımsız soruşturma başlatılmasını istiyor.
-DİĞER İDDİALAR-
Eski başbakanlardan Mir Zefarullah Han Cemali de, Sind hükümetini, setlerden birine müdahale ederek suyun ülkenin en yoksul eyaleti Belucistan’a akmasını sağlamakla suçladı. Böylece, 300 bin kişinin yaşadığı ve yakınında bir hava üssü bulunan Cakobabad kenti kurtulurken, suyun Belucistan’daki 1 milyon kişiyi etkilediği belirtiliyor.
Cemali, “Bu bir milli felaketse, bunun karşısında boynumuz kıldan ince.
Ama bu bir müdahale sonucu olduysa o vakit soruşturma açılmalı” diye konuştu.
Ülkenin kuzeyinde, Pencap eyaletinden milletvekili Cemşit Desti de, bölgenin toprak sahibi iki güçlü ailesinin, İndus nehrinin batı tarafındaki setleri açmamaları, aksi halde topraklarını su basacağı konusunda yetkilileri ikna ettiklerini söyledi. Desti, bunun üzerine suyun doğu tarafındaki setin üzerinden aktığını ve 3 milyon kişinin yaşadığı Muzaffergarh’ın büyük bölümünün sular altında kaldığını anlattı.
Desti, “Binlerce kişi ölmüş, umurlarında bile değil. Tek düşündükleri kendi topraklarını kurtarmak. Sıradan insanlara hayvan muamelesi yapıyorlar” dedi.
Sanavan kasabasından bir çiftçi de, selin kendilerini hazırlıksız yakaladığını, çünkü herkesin suyun nehrin batı tarafına yönlendirileceğini düşündüğünü söyledi.
Ülkenin kuzeybatısındaki yoğun Muson yağmurlarının yol açtığı sellerde 1600 kadar kişi ölmüş, 17 milyon kişi selden etkilenmişti. En yoğun zamanında sel suları ülkenin beşte birini kaplamıştı.
Kaynak : Milliyet – 5 Eylül 2010