“17 Nisan Uluslararası Köylü Mücadele Günü” Türkiye’ye ve bütün dünya halklarına kutlu olsun.

Çiftçi Sendikaları Konfederasyonlaşma Platformu “17 Nisan Uluslararası Köylü Mücadele Günü”ne ilişkin bildirisini yayınladı. Bilindiği gibi platformun üye olduğu dünya çiftçilerinin örgütü Via Campensina, 17 Nisan Dünya Köylüleri Mücadele Günü’nde üyelerini ve diğer sosyal hareketleri gıda krizi yaratan çokuluslu tarım şirketlerine karşı eylemler yapmaya çağırmıştı.

“17 Nisan Uluslararası Köylü Mücadele Günü” Türkiye’ye ve bütün dünya halklarına kutlu olsun.

Dünya gıda krizinin derinleşerek ilerlediği günümüzde hükümetlerin uygulamalardaki öncelikleri ile IMF ve Dünya Bankası’nın açıklamaları açlığı değil, isyanı bir tehdit olarak gördüğünü gösteriyor. Dolayısıyla bunca açlığa, isyana ve gıda krizine sebep olan çokuluslu tarım ve gıda şirketleri “dokunulmazlıklarını!” sürdürmeye devam ediyor.

Kuzey yarım kürede çokuluslu tarım şirketlerine verilen hükümet destekleri tarımın şirketleştirilmesini amaçlıyor. Fiyat dampingleriyle/düşürümleriyle Güney ve Kuzey yarım küredeki çiftçiler tasfiye ediliyor. Çiftçilerden boşalan yerleri tarım şirketleri dolduruyor. ABD’de hapishanedeki tutuklu sayısı çiftçi sayısını geçmiş durumda.

Türkiye’de de tarımın ve gıdanın yönlendirilmesinde yanlış politikalar uygulanıyor. TMO, piyasayı düzenlemek için aldığı pirinci şirketlere ucuz fiyata devrediyor. Şirketler de halka/tüketiciye yüksek fiyatla satıyor. Hububatta ise piyasayı düzenlemek amacıyla yeterli alım yapmayarak görev kusuru işliyor; ekmeğin hammaddesi olan buğdayın vurguncuların eline geçmesine “göz yumuyor”. Sonuçta ürertici çiftçinin yanında tüketici olan halk da şirketlere sömürtülüyor.

Başka bir deyişle temel gıda alımında TMO’yu işlevsizleştirerek düzenleyici görevini terk eden hükümet, gıda fiyatlarının belirlenmesi tek taraflı olarak şirketlere terk ediyor.

Tarımda yerelin bilgisi ve bilgeliği Yeşil Devrim ile birlikte dışlanmaya başlandı. Yerel çiftçilerin bilgisi ve bilgeliği ilkel gösterilerek, aşağılandı. Çokuluslu tarım şirketlerinin geliştirdikleri yeni teknolojileri ve kimyasala dayalı üretim girdileri çiftçilere dayatılıyor. Başka bir deyişle, uygulanan şirket yanlısı politikalar çiftçileri şirketlere daha fazla bağımlı hale getiriyor. Kimyasala dayalı üretim girdileri başlangıçtaki gibi artık verimliliği arttırmıyor, azaltıyor, fiyatları da neredeyse her ay üretici şirketler tarafından artırılıyor. Türkiye’de sadece Şubat ayında gübre fiyatı %120, en çok da çiftçilerin kullandığı mazota bir seferde %14 gibi rekor fiyat artırımı yapılabiliyor.

Günümüzde çokuluslu tarım şirketlerinin açgözlülüğü her zamankinden daha tehlikeli boyutlara ulaşıyor; biyoyakıt mono kültürüne (tek ürün ekimine) dönüştürebilecekleri daha çok tarla istiyorlar. İnsanlar ve hayvanlar için değil otomobillerin deposu için gıdayı hasat ediyorlar.

Dünya gıda zincirine egemen olmak isteyen çokuluslu tarım şirketlerinin hedefi tüm dünyayı doyuran köylüleri ve aile tarımı yapan çiftçileri ortadan kaldırmak… Köylü tarımını yok etmek… Tarımı şirketleştirmek ve artan gıda fiyatlarıyla daha çok sömürmek…

Uygulanan bu politikalarla köylüler ve küçük çiftçiler üretemez hale düşürülüyor ve topraklarını terk etmeye zorlanıyor.

Çokuluslu tarım şirketlerinin kimyasal üretim girdisi üretmesi ve yaygınlaşması önlenemiyor. İnsanlığa ve yer küreye zararlı olan küresel ısınmayı artıran endüstriyel üretim modelinde ısrar sürüyor. Üreticiler, tüketiciler ve çevre örgütleri olarak doğayla barışık olmayan, insan sağlığı için risk oluşturan bu çağdışı endüstriyel üretim modeline karşı köylü üretim modelini çağdaşlık, modernlik adına cesaretle savunmalıyız. Sağlıklı üretim ve adil, sağlıklı tüketim hakkımızı birlikte mücadele ederek geri almalıyız.

Via Campesina (Çiftçi Yolu), 17 Nisan Uluslararası Köylü Mücadele Günü’nün bu yılki kutlamalarının ana temasını: Çokuluslu şirketlerin küresel gıda krizi üzerine etkileri olarak belirledi. Çokuluslu şirketlerin küresel gıda krizi üzerine etkilerini bertaraf etmek amacıyla çiftçiler ile birlikte tüm emekçiler, bilim insanları, gençlik ve çevre örgütlerinin ortak bir mücadeleyi örmeleri dileğimizdir.

17 Nisan 2005 yılında Konfederasyonlaşma Platformumuzu sizlerle paylaşmıştık. Bu 17 Nisan Uluslararası Köylü Mücadele Günü’nde de Çiftçi Sendikaları Konfederasyonunu kuracağımızı sizlerle açıklamaktan dolayı mutluyuz.

Bizler, toprağı aç, hayvanı aç ve insanı aç bir dünyada ve ülkede Dünya Çiftçi Günlerini kutlamak değil, Uluslararası Köylü Mücadele Günlerini kutlamayı doğru buluyor ve herkesi bu mücadeleye omuz vermeye davet ediyoruz..

17 Nisan Uluslararası Köylü Mücadele Günü Türkiye’ye ve bütün dünya halklarına kutlu olsun.

Saygılarımızla.
Çiftçi sendikaları Konfedarasyonlaşma Platformu