Çay üzerinde şimdiye kadar birçok oyun oynayan uluslararası tekeller şimdi de “emtia borsası” fikriyle tam ve kesin olarak hakimiyetlerini ilan etmek istiyorlar. Çay-Kur’un özelleştirmesi ile ilgili ilk adımlar Ulusal Çay Konseyi ile atılmıştı.
Çay Üreticileri Sendikası konuyla ilgili olararak bir basın açıklaması yayınladı.
ÇAY İÇİN İYİ ŞEYLER DÜŞÜNÜLMÜYOR !
Yaş ay üreticileri dışında her kes konuşuyor, fikir yürütüyor, projeler üretiyor fakat üreticiler bu oluşuma müdahil edilmiyor. Yıllardır bölgemizde çay üreticileri çaylarını ekerler ve biçerler fakat ürünün bundan sonraki değerlendirilme aşamalarının hiçbir aşamasında yokturlar. Çayın siyaseti de Ankara’dan belirleniyor. Burada üretici yaşamını ideme ettirebiliyor mu, maliyetini karşılıyor mu, toprağa bağlı üretimde ki sorunları ne vb. soruların karşılığı yoktur. Merkezdeki ve yereldeki siyasetçiler sorulara sadece sermayenin talepleri doğrultusunda bakıyorlar gözleri kör, kulakları sağır,kalpleri taş olmuştur. İMF, AB, ABD ve DB ile tam bir işbirliği içerisindeler.
Çay-Kur’un özelleştirilmesi için ilk adım “Ulusal Çay Konseyi” ile atılmıştır. Çay-Sen olarak bu konuda kamuoyuna bir çok kez görüşlerimizi açıkladık. Oluşturulan bu kurun tamda Çay-Kur’un yerine ikame ettirilmek istenen yeni bir oluşumdur. Başında da AKP millet vekili ve özel çay işletmecisi Ali BAYRAMOĞLU vardır. Bu kurumda, üreticiyi temsillen hiçbir şahsiyet yoktur. Öyleyse bu kurumun vereceği hiçbir karar, oluşturacağı hiçbir çay politikası üretici lehine olacağını kimse beklemesin.
Konsey işini çözdüler ve şimdi üreticinin önüne “Emtia Borsası” diye bir yem attılar. Borsayı anladık da, şu “Emtia” ne demek. Konu anlaşılmasın ve kafa karışıklığı yaratsın diye yabancı bir kelime ile anlatmaya çalışıyorlar. Emtia, alınıp-satılabilen, piyasada değeri olan mal demektir. Yaş çayın borsasını yapacak mısınız ?. Yapacaksanız nasıl yapacaksınız ?. Kuru çay da borsa olacak ise bunun üreticiye yararı ne olacaktır ?. Farklı ülkelerde üretilen çaylarla, bizim ülkemizde üretilen çayların kıyaslamasındaki kriterler neler olacak, bunun bize bir getirisi olacak mı ? Konsey örgütlenmesinde olduğu gibi, Borsa da tamamen çay işletmecileri ve dünya tekellerinin sorunlarını çözdüğü ve üreticinin kayıp ettiği anlayışa hizmet edecektir.
Çünkü, orada üreticiye yer yoktur, orada üretici söz sahibi değildir. Sistemi tamamen özelleştirmek, önündeki var olan engelleri kaldırmak ve üreticiyi vahşi liberal sistemin kucağına bırakmaktır. Buradan üretici için iyi şeyler beklemek, gölü mayalamak kadar ham hayal etmek olacaktır.
Borsa ve Konsey üyeleri daha dün Uzakdoğu gezisi yaparak oradaki üretimin güzelliklerinden ve mucizelerinden bahsetmeye başlamışlardır. Aralarına bir Çayeli Ziraat oda başkanını almışlar ve ideal şeyler yaptıklarını kanıtlamaya çalışıyorlar( o geziyi kimin parası ile yaptıklarını açıklamalarını bekliyoruz) . Katılımcı şahsiyetler tanıtıcı ve bilgilendirici toplantılarına da başlamışlardır. Uzak doğu ülkelerindeki çay üretimi, şartları, biçimi ve dünya pazarı olan entegre yapısı ile kıyaslaması bile yapılamaz. Daha dün Fındık’ta olduğu gibi, çayda da ali-cengiz oyunları oynanmaktadır. Amaç çayı bölge için değerli bir ürün olmaktan çıkartıp, yerine başka alternatif ürünler ikame ettirerek, çayı söktürmek yada ekimi ve üretiminden vazgeçirtmektir. Bu oyunlara gelmemeliyiz, uyanık olmalıyız ve örgütlü olmalıyız.
Daha dün programlarında çay parası vermek gibi bir düşüncesi olmayan AKP’nin aniden çay paralarını vermeye başlaması öyle safça “ zaten vereceklerdi ” ezberi ile açıklanamaz. Üreticinin birçok yerde gerek fabrikalar önünde, gerekse meydanlarda yapmış olduğu kitlesel açıklamaların ve daha başka büyük eylemleri programına almasının büyük payı vardır. Artık çay üreticisinin platformlar üzerinden bir bölge koordinasyonu vardır. Bire bir üreci yapılanması olan bu yapı üretici adına sözünü söyleyecek ve eylemlerini kararlılıkla gerçekleştirecektir artık üretici, emek sarf etmeden, üretici ile paylaşmadan ve onun bir parçası olmadan onun adına söz söyleyenlere itibar etmeyecektir. Üretici, Çayına ve Çay-Kur’una sahip çıkarken, onun üretici lehine kararlar alan, demokratik bir yapıya kavuşturulması içinde mücadele kararlılığını gösterecektir.
Emeğin değerini bilmeyenlere çayımıza laf ettirmeme sözü verdik.
Çay-Sen birlik,örgütlülük ve mücadele demektir, sahip çıkalım
30 / 07 / 2009.
Çay Üreticileri Sendikası Kurucu Genel Başkanı
Recep MEMİŞOĞLU