Çay-Sen Çay fiyatlarının açıklanmasından sonra yaşanan sürece ilişkin bir basın açıklaması yayınladı. “2010 yılında özel sektör var olan kapasitesini artırdığı ve yaş çay alabildiği ölçüde tam kapasite ile çalıştığı halde yaş çay üreticisi çayını satma konusunda rahatlamamıştır.” iadesine yer verilen açıklama şöyle:
Kamuoyuna Duyurulur,
Her yeni sezon ilgililer ve yetkililer sürecin daha organize ve dersler çıkartılarak devam edeceği açıklamaları ile başlamaktadır. Oysa her yeni sezon bir öncekilerin devamı şeklinde yaşanmaktadır. Yani, siyasette ve yaşamın tüm alanlarındaki statükocu zihniyet üretimin her aşamasına da sirayet etmiş bulunmaktadır. Çünkü, üretimin alışılan şekli ile devam etmesi, hem daha çok kar hırsı, hem de emek ve bilgi emeğini koymadan kolay üretim yolunun benimsenmesidir.
2010 yılında özel sektör var olan kapasitesini artırdığı ve yaş çay alabildiği ölçüde tam kapasite ile çalıştığı halde yaş çay üreticisi çayını satma konusunda rahatlamamıştır. Bunun bir nedeni Çay kur ise diğer bir nedeni de yanlış yatırım ve eksik yatırım politikalarıdır. Çay belirli bir süre içinde toplanması ve üretim aşamalından geçmesi gereken bir üründür. Bu süreler içinde gerçekleştirmezseniz elde edilecek üründen kaliteli olmasını bekleyemezsiniz. Devlet yıllar öncesi yaptığı yanlış tercihlerle hem kurumu zarara uğrattı, hem de geçmişte de bugün de yaş çay üreticisi zarar görüyor. Yeterli ürün olmayan havzalara fabrikalar yaparak farlı bölgelerden çay aktarımı yapmak zorunda kalmıştır. Bu ise maliyeti artıran bir husustur. Bugün bu fabrikalar verimli değil düşüncesi ile kapatılması bile düşünülmektedir. Yaş çay üretimi konusunda yetersiz bölgelere çay aktarımı politikasından vaz geçen Çay kur, üreticinin zor durum da kalmasına neden olmaktadır. Bir kısım fabrikalar daha üretime geçmeden kontenjana( dönümde 10 kilo) geçilmektedir.
Taban fiyatın altında ürün alınmayacak sözü verenler ve bu konuda kanun yaptığını iddia edenler, bugün bu fiyatın altında alım yapanlara ne tür uygulama yaptıkları merak konusudur. Merak edenlere cevabını da buradan verelim isterseniz; hiçbir şey yapılmadığı gibi, AKP iktidarı tarafından teşvik de edilmektedirler. Türkiye’nin her tarafında kayıt dışı üretim, kaçak ve sigortasız işçi çalıştırılmasına göz yumulurken Doğu Karadeniz bölgesi adeta bu konuda işverenler için bir cennettir. Taban fiyat konusunda beklentileri karşılanmayan yaş çay üreticileri, verilen fiyatın ancak maliyeti karşıladığını iddia etmektedirler. Beklenen fiyat 1 lira 40 kuruş aralığında verilecek bir fiyattı. Bu fiyat kısmen beklentileri karşılayacaktı.
Özel sektör, yaş çay üreticisini çekmek için başlangıçta cazip öneriler ortaya koymaktadır. Fakat, çay alım konusunda yeterli olduğunu görünce tek taraflı verilen sözü terk ederek hem taban fiyatın altında alım yapmakta, hem de kuru çay karşılığı yaş çay almaktadır. İşte bu uygulamalarda bir gerçeği daha çiftçi kardeşlerimiz görmüş olmalılar. Tek taraflı ve sözlü olarak verilen vaatlerin bir değeri yoktur. Sözleşmeli üreticiliğe geçildiğinde, yaş çay üreticisinin işverenlere karşı örgütlü bir gücü ve duruşu olmadığı sürece aynı sorunları yaşayacağımızın resmidir bunlar.
Çay Üreticileri Sendikası olarak diyoruz ki, tüm bu sorunları aşmanın tek ve bir yolunun yaş çay üreticilerinin kendi özlük sorunları etrafında örgütlenmelinden başkaca bir yolu yoktur. Ne AKP Rize milletvekili ve özel sektör çay imalatçısı Ali Bayramoğlu, ne de Rize Ticaret Borsası bizim çayımıza çözüm üretir. Çayın asıl sahipleri olarak bizler kendi sorunlarımız etrafında taraf olamadığımız ölçüde bu sorunları yaşamaya devam edeceğiz.28/ 05/ 2010
Çözüm uzaklarda değil, çözüm biziz, çözüm sizsiniz.
Sorun yaratanlar çözüm olamazlar.
Çay Üreticileri Sendikası Genel Başkanı
Recep MEMİŞOĞLU
Adres: Yeni Belediye Binası Pazar/ RİZE 0532 6015589