Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü İsmail Kemaloğlu’nun tarım ürünlerinde ithalata hasat döneminde de devam edileceği açıklaması üreticileri korkuttu. Üretici fiyatların aşırı düşmesinden endişe ederken, sanayi 1 değil 2 milyon ton ithalat yapılmasını istedi.
Kuraklık ve girdi fiyatlarının artmasıyla zor günler yaşayan tarım sektöründe, şimdi de “hasat döneminde ithalat” kabusu baş gösterdi. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü İsmail Kemaloğlu’nun Referans Tarım Gazetesi’nden Noyan Doğan’a yaptığı “hasat döneminde de ithalata devam edecekleri” açıklaması, üreticiyi üzdü, sanayiciyi memnun etti. Üretici fiyatların aşırı düşeceğini belirtirken sanayici “İsabetli bir karar. Zaten ürün az, üretici etkilenmez” dedi.
Kemaloğlu’nun “TMO tarihinde bir ilk” sözleriyle açıkladığı “hasat döneminde ithalat” politikasını değerlendiren Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, Bakanlar Kurulu tarafından TMO’ya verilen ithalat yetkisinin hasat dönemi dışında doğal karşılanması gerektiğini söyledi. TMO’nun ithalat yetkisinin ne zaman kullanacağının üreticiler için hayati önem taşıdığına dikkat çeken Yetkin, şu yorumu yaptı: “Türkiye’de ilk hasat 15-20 Mayıs’ta Çukurova’da başlıyor. Türkiye’deki hasat döneminde bu yetkinin kullanılması doğru olmaz. Hasat döneminde ithalat yapılırsa fiyatlar çok daha aşağıya çekilmiş olur. O zaman regülasyon yapıyorum demenin ne anlamı var? Zaten Türkiye’de hasat dönemi devam ediyor olacak.”
İç dengeler bozulur
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar da ithalatın hasat döneminde yapılmasına karşı çıkarak, “Gereğinden fazla ithalat yapılarak, iç piyasada dengelerin bozulmasından, üreticinin olumsuz etkilenmesinden endişe ediyorum” dedi. TZOB yetkilileri de zaten durgun olan iç piyasanın ithalatla birlikte daha da kötüleşeceğini savundu.
“Tarım ürünleri, hasat döneminde ithal edilirse, çiftçiye darbe vurmuş olurlar” diyen Şanlıurfa Ticaret Borsası Başkanı Abdülkadir Binici ise gübre ve mazot fiyatlarının zaten çiftçilerin belini büktüğünü, tarım sektörünün bir darbeyi daha kaldırmayacağını söyledi. Binici, piyasada fiyatların aşırı yükselmesinin de aşırı düşmesinin de doğru olmadığını dile getirerek, “TMO’nun bu dengeyi iyi kurması gerekiyor. Ama hasat döneminde yapılacak ithalat çiftçiyi büyük zarara uğratır. Zaten girdi fiyatları belli. Hele hele kuraklık olan bölgelerde çiftçi tamamen bitti. Artık Türkiye’de kuru tarım yapmak kumar oynamak gibi bir şey” dedi.
Yabancı çiftçiye destek
Çiftçi Sendikaları Sözcüsü Abdullah Aysu da 2007’de Türkiye’de tarımla ilgili buğday alanının 9 milyondan 8 milyon hektara düştüğünü hatırlatarak, “Bu 1 milyon hektarın 500 bin hektarı tamamen üretimden çekildi, topraklar boş bırakıldı. Diğer 500 bin hektar ise başka ürünlere kaydırıldı. Bunun nedeni yanlış fiyat politikaları” dedi. Maliyetlerin altında belirlenen fiyatların üreticiyi buğdaydan uzaklaştırdığını savunan Aksu, şöyle konuştu: “Hasat döneminde yapılacak olan bir ithalat, dünyada yükselen buğdayın iç piyasada baskı altına alınması, üreticilerin yüksek maliyetli ürünlerini daha düşük fiyattan fiyatlandırmaları için bir araç olarak kullanılıyor. Bu doğru bir yaklaşım değil. Bu fiyat ve ithalat politikası ile Türkiyeli çiftçiler değil, yabancı ülkelerin çiftçileri desteklenmiş oluyor.”
İsabetli bir karar
Tarım ürünleri ticareti ve makarna üretimi yapan Arbel Bakliyat Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan ise TMO’nun piyasada sorun çıkmasını önlemek amacıyla hasat döneminde ithalat yetkisi almasının çok isabetli bir karar olduğunu söyledi. TMO’nun bu yetkiyi elinde bulundurduğu sürece piyasanın kendini güvende hissedeceğini ifade eden Arslan, “Harikulade iyi bir karar. Hatta 1 milyon ton değil 2 milyon tonluk ithalat yapılmalı” dedi. Çiftçilerin hasat dönemi yapılacak ithalattan olumsuz etkilenmeyeceğini öne süren Arslan, “Olaya sadece üretici açısından bakmamamız lazım. Bakın Mısır’da bu yüzden neredeyse ihtilal olacak. İhtiyaç varsa TMO’nun bu ithalatı her dönem yapması gerekiyor. Bunda bir sakınca yok” dedi.
Kaynak:10.04.2008 | Aram Ekin Duran | Haber-Referans Gazetesi