Trabzon Öğrenci Dayanışması üyesi gençler, Maçka İlçesi Galyan Vadisi üzerinde yapılan HES’i protesto etmek amacıyla vadi etrafında 15 kilometrelik yürüyüş düzenledi. Öğrenciler adına açıklama yapan Emre Karagöz, ‘Dereler kuruyor, insanlar hayvanlar ve bitkiler yaşayamaz hale geliyor. Derelerimizi rahat bırakın’ dedi.
Üniversiteliler derelere aktı
Bir Yorum
emre karagöz
İşte öğrencilerin sözcükleri ile eylemin amacı:
Dünyamızdaki her şeyi tüketmeye dayalı talan sistemi kapitalizm, şimdide gözlerini derelerimize, vadilerimize dikti. Kar hırsı ile Türkiye’nin birçok bölgesindeki sulara göz diken şirketler, vadileri enerji bahanesiyle talan edip halkın olan suyu kendi ceplerini doldurmak için kullanıyorlar. Hes (Hidroelektrik santrali) yapılan derelerde yaşamdan söz edilemez hale geliyor. Kuruyan derelerden dolayı hem yöredeki insanlar hem de havyalar ve bitkiler yaşayamaz hale geliyorlar.
Şimdide şirketler gözlerini Trabzon’a içme suyu sağlayacak olan Galyan Vadisine diktiler. Atasu içme su barajına su sağlayan dereler üzerine HES yaparak içme suyunun kalitesizleştirilmesine, vadideki ağır metallerin suya karışmasına ve dereleri himayeleri altına alarak suyun ticarileşmesine neden oluyorlar.
Bizlerde bu doğa katliamının, yapılacak HES’lerin, suyun ticarileşmesinin karşısında; vadideki halkın, derelerin, hayvanların, bitkilerin yanında olduğumuzu göstermek için geçtiğimiz Pazar günü Maçka-Galyan vadisine çıktık. Dere boyunca 15km yürüyerek sularımıza sahip çıktığımızı göstermek istedik. Vadide gördüklerimiz bizlere HES’lerin çevresel, toplumsal ve ekonomik olarak ne kadar zararlı olacağını bir kez daha hatırlattı. Yürüyüşümüz sırasında arıcılıkla uğraşan köylüleri dinledik. Konuşmamızda bu vadide yetişen dağ güllerindeki( komar çiçeği) polenlerle beslenen arıların yaptığı balların çok değerli olduğunu anlattılar. Bizlerde eğer buralara Hes’ler yapılırsa tünellere borulara hapsedilen sular yüzünden bu ekosistemin kuruyacağından onlarında geçim kaynaklarından olacaklarını anlattık. Daha sonra köy kahvelerin çay sohbetleri yaptık ve genelde köylüler bilgilerinin olmadığını söylediler. Genelde şirketler yöre halkının onayını alabilmek için istihdam sağlama vaadiyle ikna etmeye çalışıyorlar. Oysaki bir iki sene sürecek HES inşaatlarında yöre halkından az sayıda kişi çalışıyor ve buda geçici bir süreliğine.
Yaklaşık 4 saatlik yürüyüşümüz boyunca geçenlerde Hopa’da su mücadelesinde kaybettiğimiz Metin LOKUMCU abimizin hep yanımızda olduğunu hissettik ve yakın bir zamanda tekrar galyana gelme sözüyle ayrıldık.