Üzüm-Sen genel seçim öncesi. TAMAM çağrısı yapıyor. Bu çağrıyla dağıttığı bildiriyi paylaşıyoruz.
Üzüm Üreticisi Arkadaşlar!
Üzüm üreticilerini yok sayanları biz de yok sayalım.
Üzüm üreticilerini dinlemeyenlere TAMAM! DUR! diyoruz.
TBMM’nde “Bağcılık ve Üzüm Araştırma Komisyonu” kurup İhracatçılar Birliği Temsilcilerini, Ticaret Borsaları temsilcilerini, TARİŞ Temsilcilerini, Ziraat Odaları Temsilcilerini, Şarap fabrikaları Temsilcilerini, Toprak Mahsulleri Ofisi Temsilcilerini dinleyen ama sıra üzüm üreticilerini dinlemeye gelince dinlemek istemeyen, çağrıldıkları halde “Üzüm Üreticileri Forumları” na katılmayan politikacılara TAMAM! diyoruz.
“Piyasayı üretici lehine dengeliyoruz” yalanıyla üzüm üreticilerinden 3.85 TL ye TMO’ya aldırdıkları üzümü 4.15 TL ye Tariş’e satarak üreticilerin sırtından ekonomiyi düzeltmeye kalkan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlarına TAMAM! diyoruz.
Dört farklı üzüm bölgesinde üzüm üreticilerinin katılımıyla yaptığımız “Üzüm üreticilerinin sorunları ve Gıda Egemenliği Forumları” nda dile getirilenleri toparlayan Üzüm Üreticileri Sendikası’nın (ÜZÜM-SEN) “Üzüm Üreticilerinin Sorunları ve Çözüm Önerilerimiz Raporu”nu Bağcılık ve Üzüm Araştırma Komisyonu adına hazırladıkları 200 sayfalık raporda görmezden gelenlere TAMAM! diyoruz.
Havayı, suyu, toprağı kirleten, iklimi değiştiren, üzüm üretiminde yarattığı hastalıklar nedeniyle bizlere daha fazla ilaç kullanmak zorunda bırakan, üzüm kalitemizi ve rekoltemizi düşüren JEOTERMAL Elektrik Santralleri’nin bağ alanlarında kurulmasına izin verenlere TAMAM! diyoruz. Bağcılık ve Üzüm Araştırma Komisyonu adına hazırladıkları raporda bu problemin rapora girmesini engelleyenlere TAMAM! diyoruz.
Sarıgöl ovasına yağan yağmurların neden asit yağmuru şeklinde yağdığını sorgulamayanları ve bu zararlı yağışların Eşme-Kışladağ daki altın madeninin siyanürlü havuzlarıyla ilişkisinin olup olmadığını, bu havuzların doğaya ne tür zararlar verdiğini araştırmayanlara TAMAM! diyoruz.
Üzümlerini yağan yağmurların vereceği zararlardan koruyabilmek için daha fazla ilaç kullanmak ve bağlarına petrol ürünü naylon örtüler örtmek zorunda kalan Sarıgöllü üzüm üreticilerinin sorunlarını görmezden gelenlere TAMAM! diyoruz.
TARİŞ’in üreticilerin söz ve karar sahibi olarak yönettiği, denetlediği bir kooperatif haline gelmesi, demokratikleşmesi için yasa çıkartmaktan kaçınanlara TAMAM! diyoruz.
Taban fiyat belirlemesi ve destekleme alımları yapmayanlara, üretimden pazara kadar olan zincirin üreticiler lehine kurulmasına teşvik etmeyenlere TAMAM! diyoruz.
Üreticilerin kendi üzümlerinden üretim yaparak katma değer kazanabilecekleri butik ve ev şarapçılığı yapımının önündeki yasal engelleri kaldırmayanlara TAMAM! diyoruz.
Yıllardır ellerinde yetki ve olanak olmasına rağmen üzüm üreticilerinin dolandırılmasını önleyecek yasaları çıkartmayarak üreticilerin her yıl dolandırılmasına neden olanlara TAMAM! diyoruz.
Üreticilerin alıcılarla sağlıklı pazarlık yapabilmesini sağlamak ve dolandırıcılığı engelleyebilmek için, üreticilerin demokratik olarak örgütlendikleri örgütleriyle (ister sendika, ister kooperatif isterse köy derneği adıyla olsun) şirketlerin ve tüccarların sözleşme yapmalarını zorunlu kılan ve devletin garantör olmasını sağlayan yasalar çıkartmayanlara TAMAM! diyoruz.
“TBMM Bağcılık ve Üzüm Araştırma Komisyonu Raporu”nda da belirtilmektedir; Komşu ülkelerle yaşanan gerilimler tarımsal ürün ihracatımızı olumsuz etkilemektedir. Uyguladıkları dış politikalar nedeniyle tarımsal ürün ihracatımıza zarar verenlere, komşu ülkelerle yaşanan her gerilimin faturasını üreticilerimize ve gıda ticareti ile uğraşanlara çıkartanlara TAMAM! diyoruz.
Çiftçilerin kullandığı mazottan yüksek Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) alıp da, özel yatlarda kullanılan mazottan ÖTV almayanlara TAMAM! diyoruz.
“Çiftçilere kolaylık sağlamak ve tarımın gelişmesine yardımcı olmak için kurulmuş” olan Ziraat Bankası’nı “Varlık Fonu”na devreden, üreticilere düşük faizli kredi kullandırmak yerine medya sahiplerine düşük faizli kredi kullandıran ve Ziraat Bankası’nı kuruluş amacından saptıran anlayışa TAMAM! diyoruz.
Gıda Egemenliğimizi yok edip, kaderimizi gıda şirketlerinin insafına terk etmeye çalışanlara TAMAM! diyoruz.
24 HAZİRAN’da TAMAM! diyelim, kendi sorunlarımıza sahip çıkmak için ÜZÜM-SEN’ de örgütlenelim.