Çeviren : Esra Esenlik-La Via Campesina Genetiği Değiştirilmiş Organizmalara karşı eylem çağrısı yayınladı. Olumsuz gelişmelerin de yer aldığı cağrıda, BP’nin de GDO konusunda yaptığı çalışmalardan söz edildi. “BP’nin Meksika Körfezindeki petrol sızıntısını durdurmada yaşadığı zorluk göz önünde bulundurunca, ABD hükumetinin dünyanın ilk sentetik yaşam formundan gen akışı konusunda şirkete güvenmek için bir sebebi bulunmamaktadır.”denildi.
Genetik kirlenme ve bulaşmanın getirdiği sorunlara da dikkat çekilen çağrıda “Sentetik biyoloji için Terminatör teknolojiler, jeo mühendislik, tarımsal yakıtlar için GD bitkiler ile enerji, iklim ve gıda krizleri için ortaya atılan tüm diğer yanlış çözümler büyük genetik kaynaklarla tarımsal biyoteknolojiyi kuşatmakta, onları kamusal alandan alıp Ulus ötesi Şirketlerin, özellikle de ABD’nin Büyük Biyo- teknoloji devleri Monsanto, Dupont ve Arbogen’in kontrolüne sokmaktadır.” ifadeleri yer aldı.
Bildiri bir eylem çağrısı ile sona eriyor.
Via Campesina Eyleme Çağırıyor
“Terminatörün Dönüşü”nü Durdurmak için dayanışmaya !!!
(Temmuz 2010) Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Konvansiyonu (CBD) tarafından Terminatör teknolojinin moratoryum kararından dört yıl sonra, genetik kullanımı kısıtlayan teknolojileri (GKKT) geliştirip piyasaya sürme önerileri yeniden siyasetçilerin ve biyoteknoloji sektörünün gündeminde. Teknoloji koruma sistemi gıda egemenliğine ve tarımsal biyoçeşitliliğe tehdit oluşturmaktadır. Teknoloji koruma sistemindeki moratoryumun sona ermesi tohumun ulus ötesi şirketler tarafından kontrolünü arttıracak ve çiftçilerin ekinlerinden elde ettikleri tohumları saklamaları ve kullanmaları kısıtlanacaktır. Bunun yanında, genetiği değiştirilmiş ekinlerden polenler, Terminatör ile GDO olmayan, organik ekinler ve yerel bitki türlerini kirletecektir.
GKKT’ler ( burada ‘Terminatör’ olarak belirtilen) bitki verimliliğini kontrol etmeye çalışan genetik mühendisliği teknolojileridir. İlk kuşak Terminatör ( intihar tohumu olarak da bilinen) ABD Tarım Bakanlığı ile Delta and Pine Toprak Şirketi tarafından 1990’larda ABD’li tarımsal biyoteknoloji şirketlerinin fikri mülkiyet haklarını korumak üzere geliştirilmiştir. Genetiği değiştirilmiş ürünler, çiftçilerin patentli DNA’dan elde ettikleri tohumu yeniden ekememeleri için kısır tohumlar üretmektedir. Dünya çapında çiftçilerden ve sivil toplumdan yükselen Uluslararası tepkiler nedeniyle, Terminatör hiçbir yerde ticarileşemedi, Brezilya ve Hindistan’da bunu yasaklayan ulusal moratoryumlar ilan edildi. 2000 yılında CBD Terminatör tohumların tarlalarda denenmesine ve ticari olarak satılmasına de facto moratoryum tavsiye etti. 2006’da La Via Campesina ve müttefikleri Brezilya’nın Curitiba bölgesinde bu moratoryumun güçlendirilmesine destek verdiler.
Aynı yıl, ABD’de yer alan uluslar üstü Monsanto Şirketi, dünyanın en büyük tohum şirketi Delta ve Pine Toprağı ele geçirerek, Terminatörün fikri mülkiyet haklarına da sahip oldu. O zamandan beri, ABD ve Avrupa hükumetleri, aşırı zengin hayırsever kapitalistler iklim, enerji ve gıda krizleri ile başa çıkmak üzere Terminatör ve diğer biyoteknolojilerin gerekliliği retoriğini piyasaya sürdüler. Bu teknolojik düzeltmelerin zengin ülkelere kaynakları tüketip, karbondioksit salınımına devam etme izni vereceği yalanını satmak üzere türlü yanlış çözümler öne sürülüyor: Selülozik ve ikinci kuşak tarımsal yakıtlar, jeo mühendislik, ‘iklime hazır’ Genetiği Değiştirilmiş gıdalar ile yüksek yansıtıcılık özelliğine, kuraklığa ısı ve tuza karşı dayanıklılığa sahip ağaçlar, GD ağaçlardan oluşan monokültür plantasyonlar ile karbon salınımı için biocharın endüstriyel üretimi ve GD alg ve deniz mikroplarının karbondioksit tutulumu bunlardan bazıları. Monsanta, Roundup Ready soya fasulyelerinin tek kültürlü plantasyonlarının sözde ‘toprak işlemesiz ‘ tarım adı altında karbon kredisi için uygun olduğunu öne sürmektedir. Tüm bu yanlış çözümler tarımsal biyoteknoloji ile ‘ aşırı genetik mühendisliği’ için yeni pazarlar yaratmaktadır.
ABD hükümeti ile (BP) British Petroleum’un finansmanı ile, Mayıs ayında, insan genomunun dizilimin çıkarılmasında yer alan J. Craig Venter tarafından kurulan Synthetic Genomics şirketi, sentetik biyoloji ile yeryüzündeki ilk sentetik, kendini çoğaltan mikrobu yarattıklarını duyurdu. Venter’in ekibi mikrobun temiz, yeşil alg bazlı biyolojik yakıtları üretmek üzere kullanılabileceğini iddia ediyor fakat eğer mikrop doğaya kaçar ve DNA’sı ile sentetik olmayan yosunları kirletirse ne olacak? Benzer bir biçimde, selülozik tarımsal yakıtlar için yüksek miktarda kes (stover) içerecek şekilde Genetiği Değiştirilmiş bir mısır çeşidi, gıda olarak tüketilen mısır çeşitlerini kirlettiğinde ne olacak? Akla getirdikleri oldukça korkutucu. Endüstri, şimdi Terminatörün gıda ürünlerinin ve diğer doğal yaşam formlarının gıda olmayan ürünlerdeki genetiği değiştirilmiş DNA’dan genetik bulaşıma uğramaması için gerektiğini; özünde bunun önlem amaçlı, çevresel bir gereklilik olduğunu iddia ediyor. Venter yakın bir zamanda New York Times’a Terminatörün transgenetik bulaşmasını önleyecek biçimde kullanılması gerektiğini söyledi.
GD ürünlerden GD olmayan ve organik ürünlerin, GD polenin rüzgar ve arılar yoluyla yayılımı sonucu genetik kirlenmeye uğraması, büyüyen bir ekolojik ve ekonomik problem olarak kabul görmektedir. 21 Haziran’da ABD Yüksek Mahkemesi ,Monsanto Co vs. Geertson Tohum Çiftlikleri aleyhine karar verip, transgenetik bulaşmanın organik ve konvansiyonel çiftçiler için zararlı ve kötü olduğuna, biyo – teknoloji uluslar üstü şirketlerinin aleyhine dava açılması için gerekçe oluşturduğuna hükmetti. Bu yüzen Terminatör araştırmalarının yeni bir kuşağı değiştirilmiş genetik özelliklerin (transgen) GD olmayan gıda ürünlerine ve yabani akrabalarına yayılmasını önlemek amacıyla biyolojik sınırlama üzerinde çalışıyor. Genetik kirlenme problemini yaratan endüstrinin, bunu daha fazla biyoteknoloji ile çözme olasılığı oldukça düşüktür. BP’nin Meksika Körfezindeki petrol sızıntısını durdurmada yaşadığı zorluk göz önünde bulundurunca, ABD hükumetinin dünyanın ilk sentetik yaşam formundan gen akışı konusunda şirkete güvenmek için bir sebebi bulunmamaktadır. Fakat yaşanan budur. Avrupa Transcontainer Projesini milyarlarca Euro ile finanse etti, Brezilya’nın sağ görüşlü politikacılarından da ülkenin Terminatör üzerindeki yasağını kaldırması yönünde öneriler gelmektedir.
Terminatör teknolojilerin uygulanıp ticarileşmesi transgenlerin hata riski olmaksızın sınırlanmasını garanti edemese de, çiftçilerin tohum ve gamete erişimini kontrol edebilirler. GD’li ürünler için çevresel güvenlik maskesi altında endüstri, yeni kuşak Terminatör teknolojilerini ,proprietary germplasm üzerindeki kontrolünü sıkılaştırıp, çiftçilerin ekinlerden elde ettikleri tohumlarını kullanma haklarını kısıtlamak üzere kullanacaktır. Dahası, gıda bitkilerinin Terminatör ile üretilmiş GD bitkileri ile kirlenme olasılığı küresel gıda arzının tamamını büyük risk altında bırakarak, gıda, tohum egemenliği ve tarımsal biyo – çeşitlilik için kabul edilemez tehlikeler ortaya çıkarmaktadır. Ulus ötesi şirketler, genişleyerek dünyanın bitki ürünleri, çiftlik arazileri, bataklıkları ve geriye kalan son ormanları üzerinde kontrol kurmakta, aynı zamanda genetik ortak varlıkların hücresel ve moleküler düzeyde kontrolünü de ellerine almaktadırlar. Sentetik biyoloji için Terminatör teknolojiler, jeo mühendislik, tarımsal yakıtlar için GD bitkiler ile enerji, iklim ve gıda krizleri için ortaya atılan tüm diğer yanlış çözümler büyük genetik kaynaklarla tarımsal biyoteknolojiyi kuşatmakta, onları kamusal alandan alıp Ulus ötesi Şirketlerin, özellikle de ABD’nin Büyük Biyo- tek devleri Monsanto, Dupont ve Arbogen’in kontrolüne sokmaktadır.
2010’da terminatör’e karşı örgütlenme
Ne yapabilirsiniz?
La Via Campesina, küçük çiftçilerin, STKların ve dünyanın her yerindeki tüketicilerin Terminatörün geri dönüşünü durdurmak üzere örgütlenmeleri hayati öneme sahiptir. Mayıs ayındaki CBD toplantısında Sivil toplum tarafından yapılan baskı sentetik biyoloji ile jeo mühendislik karşıtı iki moratoryum taslağının ortaya çıkmasını sağlayıp, 18-29 Ekim 2010’da Japonya’nın Nagoya bölgesinde gerçekleştirilecek olan, endüstrinin büyük olasılıkla moratoryumu iptal etmeye çalışacağı CBD buluşması için yapılan kampanyalara, ivme katmıştır. Endüstrinin Terminatör konusundaki retoriği iklim değişimine karşı yanlış çözümlere dayalı olduğundan, buna karşı örgütlenme 29 Kasım- 10 Aralık tarihleri arasında Cancun Meksika’da gerçekleştirilecek olan BM iklim konuşmalarında da kritik öneme sahip olacaktır. La Via Campesina’nın Uluslararası koordinatörlüğü üyeleri, destekçileri ve tüm tüketicilerden:
1.Ülkenizi CBD ve UNFCCC görüşmelerinde temsil edecek olan hükumet temsilcilerine Japonya ve Cancun’da Terminatör moratoryumunun devam ettirilmesi için baskı kurmak üzere Mektuplar yazmalarını, toplantılar talep etmelerini, sanal kampanyalar başlatmalarını, vb. talep etmektedir. Hindistan ve Brezilya’da kurumların ve bireylerin hükumetlerine ulusal moratoryumları korumak üzere baskı yapmaları büyük önem taşımaktadır. Ekteki standart mektubu kullanıp dilinize adapte etmeniz sizin için kolaylık sağlayacaktır.
2.Japonya ve Cancun’daki CBD ve UNFCCC toplantılarında mümkün olan en fazla kişiye gönderin.
Kaynaklar
“The race to make fuel out of algae poses risks as well as benefits.” Dina Fine Maron, Environment and Energy Publishing. July 22, 2010;
“Exploring Algae as Fuel.” Andrew Pollack, The New York Times. July 26 2010.
ETC Group Hands off Mother Earth campaign: http://www.handsoffmotherearth.org/
“Retooling the Planet: Climate Chaos in the Geoengineering Age.” ETC Group, December 2009.
Terminator: the Sequel. ETC Group, May/June 2007.
“Peasants victory in defending seeds from Terminator Technology,” La Via Campesina, March 2006.
La Via Campesina