Ekonomik krize paralel artan zeytin ve zeytinyağına talep, şehirden köye geri dönüşü gündeme getirdi.
Manisa’da Çal Dağı’nın eteklerinde kurulu Büyükbelen beldesi, zeytin ağacıyla başlayan bir sosyal dönüşüme tanıklık etmeye başladı. Birkaç yıl öncesine kadar sanayi bölgesindeki fabrikalarda çalışmak üzere şehre göçen aileler, zeytine verilen teşvik ve pazarlama imkânlarının artmasıyla köye dönmeye başladı.
Ege Bölgesi’nde “kalamata” olarak da bilinen, halk arasında “eşek zeytini” tabir edilen “Büyükbelen tekiri” zeytiniyle ünlü, Saruhanlı ilçesine bağlı 3 bin 500 nüfuslu Büyükbelen beldesinde, yaklaşık 1 milyon 200 bin ağaç bulunuyor. Beldede Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın zeytin ağacına verdiği teşvikler ve üretim tekniklerindeki değişiklikle kalitenin artması sonucu son yıllarda cazip bir iş haline gelen zeytin ve zeytinyağı, tütünün yol çatığı boşluk sebebiyle Manisa şehir merkezine göç eden köylüleri yeniden yöreye çekmeye başladı. Büyükbelen Belediye Başkanı Mehmet Keyik, geçmişte 5 binler düzeyinde olan nüfusun önce 4 binlere, 2004’ten sonra da 3 binlere gerilediğini vurguladı.
Başkan Keyik, son iki yılda ise geri dönüşlerle nüfusun tekrar tırmanışa geçtiğini söyledi.
Keyik’in verdiği bilgiye göre, son altı ayda dönen aile sayısı 100’ü buldu. Şehirde hayat şartlarının zor olması yanında kendi işinde çalışmanın rahatlığı ayrı bir avantaj sağlıyor. Evlere henüz yaygınlaştıramadıkları zeytin işlemeyi Akhisar Meslek Yüksekokulu işbirliğiyle herkesin daha teknik olarak ve çeşitlendirmeyle yapabileceği bir ortam hazırlanacağını kaydeden Keyik, “Daha işin başındayız. Geçen yıl yok zamanındaki 650 tonu, bu sene 10 günde 680 tonla geçmiş bulunuyoruz. Bu sezonu 750 tonla bitireceğiz tahmin ediyorum. Arabistan’da çok tutulan bu zeytinimizin sezonu bitince, yazın kornişon dediğimiz küçük salatalık üretimimiz başlıyor.” dedi.
Zeytinciliği yeniden keşfeden köyde şu anda sekiz tane işleme merkezi ve altı tane kontinü yağ fabrikası kurulduğunu belirten Başkan Keyik, hükümetin zeytine fidan başına verdiği destekle ağaç sayısının kısa sürede yüzde 300 artığını anlattı. Eskiden tütün ekili arazilerin zeytin ağaçlarıyla dolduğunu, geçen yıl 2 bin 450 ton sofralık zeytin ve 3 bin 500 ton yağ çıkardıklarını anlatan Keyik, iki yıldır İran’a büyük miktarda zeytin göndermeye başladıklarını dile getirdi.
Geçen yıl 400 ton zeytin alan İranlı Azeri girişimcinin bu yıl zeytinlerin tamamına talip olduğunu dile getiren Keyik, burada bir tesis kurmayı planladığını kaydetti.
Ayrıca Gemlik’ten yerli bir yatırımcının bölgede inceleme yaptığını anlatan Başkan Mehmet Keyik, 10 günlük hasat döneminde beldeye 3 milyon liraya yakın para girdiğini vurguladı.
Keyik, “Hal böyle olunca şehre göç eden vatandaş da geri dönmeye ikna oluyor. Zaten sanayide kriz var, kimsenin iş garantisi yok. Bir yılda 35 aile geri döndü. Erkeklerin kafası dönmeye yatıyor ama kadınlar istemiyor. Birkaç yılda büyük bölümünün geri geleceğini düşünüyorum. Özellikle yeni nesilden çok umutluyuz. Üretim kalitesinin artmasında onların büyük katkısı var.” şeklinde konuştu.
Büyükbelen’de bulunan altı tesiste günde 600 ton zeytinyağı sıkılıyor. Bölgenin zeytinlerinin önemli bir bölümünü, İş Bankası iştiraklerinden Ant Gıda alıyor. Üreticilerin römorklarla alım merkezlerine götürdüğü zeytinler, bir eksperin nezaretinde kalibre ölçümüne tâbi tutuluyor. Üretici, zeytinini tanelerin iriliğine göre belirlenen fiyat üzerinden satıyor. Salamuraya ayrılan iri zeytinler 3,10, yağlık zeytinler 60 kuruş fiyat buluyor.
Kaynak : Sondakika – 25 Eylül 2010