Çay Üreticileri Sendikası ( Çay-Sen) 2011 sezonunun başlaması dolayısıyla bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada “Çay Üreticileri sendikası olarak 2011 yılı yaş çay fiyatının ortalama enflasyon (Türkiye’de çok değişkendir) yüzde on hesabı üzerinden talep ettiğimiz rakam bir lira elli dört kuruş (1,54 TL) tur.” ifadelerine yer verildi. Açıklama şöyle:
Yaş çayın fiyatı ve Sorunlarımız
Mart ayının sonuna yaklaşılırken doğu Karadeniz bölgemizde köylerde iş ve çalışma koşullarına zemin hazırlayan doğal ortamda buna uygun olarak başlamaktadır. Yani çaylar için gübre alma ve dökmekten, çay tarlalarının sezona hazırlanması işlemlerine kadar bir dizi iş bizleri beklemektedir. Çay tarlalarının üzerine birikmiş olan kuru yaprakların ve kesilen çayların üzerinin temizlenmesinden, çaya tarlalarının etrafındaki göle eden ağaçların kesilmesine kadar var olan işlerin nisan sonuna kadar yetiştirilmesi gerekiyor.
Çayın sorunlarını bilmeyenler, sezon öncesi en az 10 yevmiye işlerimizin olduğunun farkında değillerdir. Hatta bunun tarlaya verilen emeğin maliyetine yük getirdiğini de düşünemezler. Çay üreticisi bile bunun hesabını tutmaz, kendi emeğini maliyetin içinde değerlendirmez. Oysa çay sadece günü geldiğinde biçilen, hasat edilen bir ürün değildir. Hasat sonrası yapılması gerekenler ve hasat başlangıcında elden geçirilmesi zorunlu işler vardır.
Üretici öylesine bir beklenti içine sokuldu ki, emeğinin karşılığını alabileceği kadar bir zam yapılacağı iyimserliğini taşımamaktadır. İş böyle iken, emeğinin karşılığını nasıl alabileceği konusunda da bir düşüncesi yoktur. Gerçek şudur, “iktidarların lütfüne sığınmış, ne verirse razı” bir tarzı benimsemiş gözüküyor. Bu ise iktidarın işini kolaylaştıran bir durumdur.
Son üç yıla bakılacak olursa gübre fiyatları tam bir istikrasızlık gösteriyor. Bu ise dışa bağımlı olmanın bir gereğidir. Sünni gübrenin ana kaynağı petrol ve petrolden elde edilen yan ürünler olduğundan tamamen bu ürünün dış piyasadaki fiyat istikrarsızlına bağlı olarak belirlenmektedir. 2009 yılı suni gübrenin tavan yaptığı bir yıl olmuştur. 2010 yılında nerede ise yarı yarıya düşen fiyatlar, 2011 yılında geçen yıla göre yüzde 35 artış göstermektedir. Burada gübre fiyatlarının bölgeye göre değişken olması da ( Rize’de tonu 800 TL, Pazar’da ise 870 TL) ayrı bir tartışma konusudur. Burada üretici esas dökmesi gereken, toprak için zaruri olan Kompoze olanı değil de ucuz olduğu için Nitrat gübreyi tercih etmektedir. Bu ise topraklarımızı her geçen gün biraz daha öldürmek demektir.
Çay Üreticileri Sendikası olarak geçen yıl yaş çayın ederini bir lira kırk kuruş olarak açıklamıştık. Biz bu rakamları ortaya koyarken üretime harcanan emeğin gerçekçi hesaplarını yaparak söylüyoruz. Ayrıca şunu söylemiştik; seksen yılından bugüne yaş çayı enflasyon oranında artırarak hesaplasaydık, çıkacak olan rakam çok korkunç olurdu. Ortaya koyduğumuz rakamlar üreticinin işin içinden çıkabileceği minimum rakamlardır. Verdiğimiz rakamların altında verilecek fiyat üreticinin zarar etmesi demektir. Bugün hiçbir köylü, çiftçi ürettiği üründen geçimini sağlayabileceği kadar kazanamamaktadır. Sadece toprağa olan bağlılığından ve alışkanlığından üretmeye devam etmektedir.
Akaryakıta gelen zam otomobil sahiplerini, otomobillerini kullanmaktan imtina ederken, çiftçi bu duruma bir kat daha isyan etmektedir. Ne yazık ki, bu isyanını fiiliyata dökememektedir. Şimdi akaryakıt ve gübreye gelen zamlar (ki bunlar üreticinin en önemli girdileridir), hesap edersek ürün bazında en az yüzde yirmi beş-otuz zam yapılması demektedir. Biz bu iktidarın vereceği ve alabileceğimiz en az zammı talep ediyoruz.
Özellikle AKP iktidarı döneminde köylü ve çiftçi her geçen yıl yoksullaşmakta ve üretmekten vaz geçmektedir. Bu ise daha çok dışa bağımlılığı beraberinde getirmekte, emperyalistlere sanayide teslim olduğumuz gibi tarımda da teslim olduğumuzun bir kanıtıdır. Siz üretmeyin biz size veririz mantığıdır. Pamukta öyle yapmadılar mı? Bugün Türkiye kendi üretip yüzde yüz daha ucuz pamuk mal edebilecekken, dışarıdan ithal etmektedir.
Çay Üreticileri sendikası olarak 2011 yılı yaş çay fiyatının ortalama enflasyon (Türkiye’de çok değişkendir) yüzde on hesabı üzerinden talep ettiğimiz rakam bir lira elli dört kuruş (1,54 TL) tur.
ÇAY-SEN olarak yeni ürün yılında tüm üreticilerimize sağlıklı ve bol kazançlı geçmesi dileklerimizle, kolay gelsin. ÇAY ÜRETİCİLERİ SENDİKASI