Çiftçi-Sen, VİA CAMPESİNA AVRUPA KOORDİNASYONU’nin düzenlediği Alternatif Dünya Su Forumu Hazırlık Toplantısı’na katıldı.
10-18 Mart 2012 tarihlerinde Marsilya’da gerçekleşecek olan Alternatif Dünya Su Forumu aynı tarihlerde altıncısı düzenlenecek Dünya Su Forumu’na bir karşı duruş olarak kabul ediliyor. Bir yılı aşkın bir süredir hazırlıkları süren Alternatif Su Forumu’na dünyanın dört bir yanından örgütler ve bireyler katılacak. Bir hafta boyunca onlarca farklı oturumun yapılacağı Forum’da suyun ticarileşmesini amaçlayan küresel-ulusal politikalar ve bunların uygulamaları, sonuçları ile alternatifler, yerel deneyimler, öncelikle suyun kendi yaşam hakkı ve yaşam verdiği ekolojideki canlı ve cansız tüm varlıkların suyu kullanma hakkı gibi konular ele alınacak.
Alternatif Dünya Su Forumu’nda Çiftçi-SEN, kurucu üyesi olduğu Via Campesina Avrupa Koordinasyonu’na (ECVC) bağlı diğer üye örgütler olan Confédération Paysanne, AIAB ve CNA ile beraber düzenlenecek olan oturumda Çiftçi-SEN “Geçimlik Tarımı ve Su” başlıklı bir sunum yapacak. Bu oturumun hazırlık toplantısı ECVC’ye bağlı diğer örgütlerle birlikte 28-29 Ocak 2012 tarihlerinde Paris’te yapıldı. Toplantıya Çiftçi-SEN Genel Başkanı Abdullah Aysu’nun yanı sıra Tohum Izi Derneği’nden Aslı Öcal ve Ekin Kurtiç de çevirmen olarak katıldı.
Toplantının ilk gününde, her örgüt öncelikle kendi ülkesindeki su ve tarım politikalarına dair kısa bir sunum yaptı. Endüstriyel tarım politikalarının yol açtığı su sorunu, tohumdan ürüne uzanan döngüdeki suya erişimin önündeki engeller, HES’ler ve barajlar, su vergileri, suyun ücretlendirilmesi, temiz içme suyu sorunu gibi konulara dair her ülkedeki deneyimler aktarıldı. Daha sonra La Via Campesina Avrupa Koordinasyonu üye örgütlerinin su konusunu nasıl ele aldığı ve bu konudaki ortak pozisyonun belirlenebilmesi için kapsamlı bir tartışma yapıldı. (Tartışma notları geldiğinde çevirisi yapılarak ayrıca paylaşılacak) Bu tartışma sonucunda su, ortak bir varlık olarak tanımlandı. Suyun öncelikle kendisinin yaşam hakkı olduğu kabul edildi. Suyun, kendi ekolojik döngüsü içerisindeki yaşam hakkı tanınmadan ve korunmadan, insanların ve diğer varlıkların su hakkından da bahsedilemeyeceği ortak kabul olarak öne çıktı. Suyun yaşam hakkının ardından, tüm canlıların suya erişim ve kullanım hakkı olduğu vurgulandı. Su üzerinde kimsenin ve hiçbir kurumun mülkiyet hakkı olamayacağı, ancak kullanım hakkının tanınabileceği vurgulandı.
Daha sonra suya erişimin nasıl bir yapı ile yönetilebileceğinin tartışıldığı toplantıda, katılımcı, kolektif (suyu kullananların), demokratik ve yerel örgütlenmelerin benimsenmesi fikri ortaya konuldu.
İlk günkü toplantının önemli bir konusu da üretim modelleri ve su kullanımı başlığı oldu. Bu başlıkta farklı tarımsal üretim modellerinin su kullanımına ve suyun kendi varlığına dair etkileri somut örneklerle beraber tartışıldı. Toplantıda bulunan ECVC üye örgütleri, endüstriyel tarımın hem aşırı su kullanımına dayandığı hem de kimyasal ve ilaçlar yoluyla suyu kirlettiği vurgulandı. Dolayısıyla bu modelin reddedilmesi ve buna alternatif olarak, suyun ekolojik döngüsüne olumlu katkı sağlayan küçük-geçimlik köylü tarımının savunulması ve uygulanması ortak karar olarak benimsendi. Ayrıca endüstriyel tarımın bir yandan iklim değişikliğine yol açan en önemli etkenlerden biriyken öte yandan iklim değişikliğinin olumsuz sonuçları (kuraklık-sel gibi) karşısında hiçbir çözüm sunamayan, adaptasyon gösteremeyen bir model olduğu ortaya konuldu. Küçük köylü tarımının ise iklim değişikliğini önemli ölçüde engellerken bir yandan da kuraklık gibi sorunlar karşısında adapte olabilen bir tarım modeli olduğunun altı çizildi.
Toplantının ilk günkü tartışmaları, küresel tarım ve su politikalarını etkileyen ve belirleyen, DTÖ, Dünya Bankası, Avrupa Su Direktifi, Avrupa Ortak Tarım Politikası ve Dünya Su Forumu gibi kurum ve politikaların deşifre edilmesi gerekliliğinin ortaya konulmasıyla son buldu.
Toplantının ikinci gününde ise Alternatif Dünya Su Forumu’nda ECVC üye örgütleri tarafından düzenlenecek oturumun içeriği ve yapısı tartışıldı. Bu oturumda Çiftçi-SEN’in “Geçimlik Tarım ve Su” başlıklı bir sunumun yanı sıra Ergene Nehri’nin endüstriyel atıklar ile kirletilmesine dair bir belgesel film gösterimi yapmasına karar verildi. Çiftçi-SEN’in Alternatif Dünya Su Forumu’nda barajlar/HES’ler ve sınır oluşturan/sınır aşan sularla ilgili sunum yapması da planlanıyor.